Geçen hafta 7226 sayılı Torba Kanun’la çalışma hayatını etkileyen düzenlemeleri yazmıştık, bugün aynı yasayla yapılan kısa çalışma ödeneğini açıklamaya devam ediyoruz. Kısa çalışma genel ekonomik, sektörel, bölgesel kriz veya zorlayıcı sebeplerle iş yerindeki haftalık çalışma sürelerinin geçici olarak en az üçte bir oranında azaltılması veya süreklilik koşulu aranmaksızın iş yerinde faaliyetin tamamen veya kısmen en az dört hafta süreyle durdurulması hallerinde, iş yerinde üç ayı aşmamak üzere sigortalılara çalışamadıkları dönem için gelir desteği sağlayan bir uygulamadır. Kısa Çalışma Ödeneği işverene yapılan destek, yardım, teşvik veya hibe olmayıp, doğrudan işçiye yapılmakta olup, işçinin ileride alacağı işsizlik ödeneğinden mahsup edilmektedir. Burada amaç, işçinin işsiz kalmaması, işine devamının sağlanması, genel salgın sona erip hayat normale döndüğünde işçi ve işverenin kaldıkları yerden devam etmelerinin sağlanmasıdır. Kısa çalışma;
– İş yerinde uygulanan çalışma süresinin, iş yerinin tamamında veya bir bölümünde geçici olarak en az üçte bir oranında azaltılmasını veya,
– Süreklilik koşulu aranmaksızın en az dört hafta süreyle faaliyetin tamamen veya kısmen durdurulması” Şartlarının gerçekleşmesi halinde üç ayı geçmemek üzere kısa çalışmadan faydalanılması mümkün bulunmaktadır.
Çalışanların kısa çalışma ödeneğinden yararlanması için taşımaları gereken şartlar son üç yıl içinde 600 gün prim ödemelerinin olması ve son 120 gün içinde hizmet akdine bağlı çalışmalarının olması şeklinde düzenlenmiş olmakla birlikte, 7226 Sayılı Torba Kanunu’nun kırk birinci maddesi ile birlikte ilgili düzenleme 30 / 06 / 2020 tarihine kadar değiştirilmiştir.
7226 Sayılı Torba Kanun’la yapılan değişiklik uyarınca, işçinin kısa çalışma ödeneğine hak kazanabilmesi için, kısa çalışma başlama tarihinden önceki son 60 gün hizmet akdine tabi olanlardan son üç yıl içinde 450 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödenmiş olması şeklinde uygulanacaktır. Bu koşulu taşımayanlar, kısa çalışma süresini geçmemek üzere son işsizlik ödeneği hak sahipliğinden kalan süre kadar kısa çalışma ödeneğinden yararlanmaya devam edeceklerdir.
İşverenlerin bu madde kapsamında kısa çalışma uygulamasından yararlanabilmek için, iş yerinde kısa çalışma uygulanan dönemde 4857 sayılı Kanun’un 25’inci maddesinin birinci fıkrasının (II) numaralı bendinde yer alan sebepler hariç olmak kaydıyla işveren tarafından işçi çıkarılmaması gerekir. Bu düzenleme sadece kısa çalışma yapılacak süreye ilişkindir. İşverenlerin kısa çalışma tarihinden önce yapmış olduğu fesihler kısa çalışma başvurusunu etkilemeyecektir.
Yapılan değişiklikle birlikte dolayısıyla COVID-19 etkisinde kalan iş yerlerinde kısa çalışmaya başvuran iş yerlerinde, 26 Mart 2020 ila 30 Haziran 2020 arasında kısa çalışma başlama tarihinden önceki son 60 gün hizmet akdine tabi olanlardan son üç yıl içinde 450 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödenmiş olan çalışanlar kısa çalışmadan yararlanabilecektir. 01/07/2020 tarihi itibariyle son üç yıl içinde 600 gün ve kısa çalışma başlama tarihinden önceki son 120 gün hizmet akdine tabi olanlardan gün şartları devam edecektir. COVID-19 salgın hastalığı nedeniyle Türkiye İş Kurumu müdürlüklerine yapılan başvurular, başvuru tarihinden itibaren 60 gün içinde sonuçlandırılacaktır.
İşverenlerin 30/06/2020 tarihine kadar kısa çalışmaya başvurmaları halinde, çalışanların ödenekten yararlanma esasları son üç yıl 450 gün prim ödemesi ve son 60 gün hizmet akdine tabi olması şeklinde belirlenecektir. 30/06/2020 tarihine kadar olan başvuruları 31/12/2020 tarihine kadar uzatmaya Cumhurbaşkanı yetkili kılınmıştır. Kısa çalışma ödeneği, her ayın sonunda aylık prim ve hizmet belgesi/ puantaj bilgileri işverenler tarafından İŞKUR’a bildirildikten sonra, kısa çalışma yapılan günlere göre hesaplanarak çalışanların IBAN numaralarına ödenecektir.