Erhan Usta daha sonra şöyle devam etti; “Türkiye'nin şöyle bir eksiği var: Bu ülkenin bürokrasisinin mi dersiniz, siyasetinin mi dersiniz, ne derseniz deyin, maalesef bizim kayıt dışı ekonominin boyutunu ölçen kendimizin bir çalışması yok. Bu çalışmalar geçmişte vardı, değişik metotlarla yapılmış çalışmalar vardı ama uzun süredir o çalışmalar da yapılmıyor. Bu ülkenin bundan önceki Maliye Bakanı Schneider'in çalışmasını kullanarak "Türkiye'de kayıt dışılık şuradan şuraya geldi." şeklinde ifadeler de kullandı. Bu Schneider'in çalışması son derece jenerik bir çalışmadır. Daha yıl bitmeden yani millî gelir verisi açıklanmadan "Millî gelirin şu kadarı kayıt dışıdır." diye bir çalışmadır. Bu konuda özellikle AKP Hükûmetinin dikkatini çekmek istiyorum ve kamuoyunun bu konuda dikkatli olmasını istiyorum. On dört yıllık bir hükûmetin -bir yıllık değil, iki yıllık değil- bir tane kayıt dışılık çalışması ortaya koymaması çok üzüntü vericidir, çok utanç vericidir. Bakın, 2007 yılında yıllık programda "Kapsamlı bir kayıt dışılık analizi yapılacaktır." demiş. Çalışma yapılmış mı? Yapılmamış. 2008'de söylenmiş yapılmamış; 2009'da söylenmiş, yapılmamış; 2011'de söylenmiş, yapılmamış, AKP Milletvekili bir arkadaşımız Kayıt Dışı Eylem Planından bahsetti. Takvimi de Şubat 2015-Aralık 2017. 2017'de eğer bu Hükûmet devam ederse kaç yıllık olacak? On beş-on altı yıllık bir hükûmet olacak ve hâlâ bir kayıt dışı çalışması yapacak. Bu utanç bu ülkeye yeter. 2013 yılında Türkiye'de kayıt dışı ekonomi Schneider'in çalışmasına göre yüzde 26'5'e düşmüş. 2015 yılına geldiğimizde, yine, aynı Schneider'in çalışmasına göre, yüzde 27,8'e çıkmış. Bu çalışmaya göre, Türkiye'de, son dönemde belli bir ivmeyle aşağıya doğru gelen kayıt dışılığın, son iki yılda arttığı ortaya çıkıyor.
Burada, az önceki bahsettiğimiz Eylem Planı'nda, Türkiye'nin 2015 hedefi de yüzde 25. Şu anda yüzde 27,8. Hedefin yaklaşık 3 puan üzerinde. Yani bir yıl içerisinde, iki yıl içerisinde bir hedef koyuyorsunuz, hedefin 3 puan üzerinde bir sapma var ve tam tersine, hadi, sapma, aşağıya doğru iniş olur da bir miktar saparsın ama 2013'ten sonra, kayıt dışılık yukarıya doğru artıyor. Şimdi, bu 27,8 vatandaş açısından ne ifade ediyor, bu konuştuğumuz rakam 2015 yılı fiyatlarıyla, 113 milyar TL vergi kaybıdır. Bu ciddi bir rakamdır ve burada sıralamada neredeyiz, ona bakalım. Basamakları hızla AKP döneminde tırmanıyor. 2013 yılında ilk 4'teyiz. 2015'e geldiğimizde 3'üncü sıraya yükseliyoruz. Bulgaristan en yüksek kayıt dışı, Romanya 2'nci, Türkiye 3'üncü. Başka hiçbir şeyde ilk 3'te olamıyoruz ama kötü göstergelerde ilk 3'e girmeyi başarıyoruz. Bu da kayıt dışılıkta basamakları hızla yukarıya doğru tırmandığımızı gösteren diğer bir husus.”
Erhan Usta Türkiye'yi yönetenlerin kayıt dışılığın zararlarına inandığını düşünmediğini söyleyerek sözlerine şöyle devam etti; “oysa, kayıt dışı ekonomi verimliliği ciddi ölçüde bozuyor. Bakın, OECD'nin bir çalışması var. Bu çalışmada OECD diyor ki: "Formel sektörlerde 100 kabul edilirse iş gücünün verimliliği, informel olan sektörlerde yüzde 19, yarı formel olan sektörlerde yüzde 38." Dolayısıyla, ülkenin rekabet gücünü bozucu, ülkenin finansman durumunu bozucu, çalışanları mağdur eden bir durum söz konusu.
On dört yıllık bir iktidarda, çalışmak isteyenlerle birlikte 6 milyon işsizin olduğu bir ülkede hiç kimse işverenle sigorta pazarlığı yapamıyor ve insanlar sigortasız çalışmak zorunda kalıyor. 9 milyon sigortasız çalışan var bu ülkede. Eğer hakikaten bundan sonra siz "Bu konuda bir şey yaptık." diyebilecekseniz ben bunu sizin insafınıza bırakıyorum. Özellikle KOBİ'ler açısından finansmana erişimini ciddi ölçüde engelliyor bu kayıt dışılık. Dolayısıyla, bu kayıt dışılıkla kapsamlı bir mücadele gerekir.” dedi.
Güncelleme Tarihi: 22 Haziran 2016, 15:51