“Adalet ve hukuki öngörülebilirlik gelişmiş ve sağlıklı bir toplumun vazgeçilmez unsurudur. Ancak son yıllarda ülkemizde yaşanan gelişmeler ve bunlara verilen kararlar sebebiyle milletimizin hukuka inancı kalmamıştır.
Bu yüzden açıklanan yargı reformundaki güzellemelerden önce değiştirmemiz gereken bir "zihniyet" söz konusudur. Milletimizin hukuka inancını yeniden kazanması için en önce devletin icrai gücünü taşıyan makamların hukukun üstünlüğünü kabul edip, bağımsız mahkemelerce verilen kararları hükümsüz kılacak şekilde davranmaması gereklidir. Ayrıca hukukun üstlüğü, yargı erklerinin birbirleri üzerinde üstünlük kurması anlamına gelmemektedir. Yargı erklerinin her birinin (savcı, hakim, avukat) misyonu farklıdır ve adaletin sağlanmasında rolü eşittir. Bu unsurlardan birinin işlevsizleşmesi durumunda hukuktan söz edilemeyecektir. Bu nedenle bir savcıya iddiasını ispat için ne kadar özgürlük tanınıyorsa, avukata da savunması için o kadar özgürlük tanınmalıdır. Yine aynı şekilde hakimlerin tarafsızlığını etkileyecek şekildeki tüm baskılar bertaraf edilmelidir. Tüm bunlar gerçekleştiğinde teknik konular dışında yargının reforma ihtiyacı kalmayacaktır.”
Samsun Haber, Samsun Haberleri, Haber Samsun, Samsun, Haber, Son Dakika, Altinovagazete.com