Öksüz karacaların "Nimet annesi"

- Giresun'un Dereli ilçesinde yaşayan 55 yaşındaki Nimet Dizdar, vatandaşların bulduğu ve gönüllü bakımını üstlendiği yavru karacaları, sevgi ve şefkatle yaşama bağlıyor - 8 yılda 35 karacayı evinde büyüten Dizdar: - "Yeter ki onlar yaşasın, ben hep bakarım. Evde oyun oynuyorlar, bir uçtan bir ucu koşuşturuyorlar, o zaman dünyalar benim oluyor"

Öksüz karacaların

GİRESUN (AA) - GÜLTEKİN YETGİN - Giresunlu hayvansever Nimet Dizdar, 2012'den bu yana gönüllü olarak bakımını üstlendiği 35 karaca yavrusunu sevgi ve şefkatle yaşama bağladı.

Dereli ilçesinin Sarıyakup köyünde yaşayan 2 çocuk annesi Dizdar, vatandaşlar tarafından bulunarak Doğa Koruma ve Milli Parklar Giresun Şube Müdürlüğüne teslim edilen yavru karacaların bazılarının bakımını üstleniyor.

Annelerinden uzak kalmış yavruların büyük özveriyle bakımını yapan Dizdar, gelişimini tamamlayanları Yaban Hayatı Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezine götürülmek üzere yetkililere teslim ediyor.

55 yaşındaki Nimet Dizdar, AA muhabirine, çocukluğundan bu yana karacalara hep hayranlık duyduğunu söyledi.

Küçüklüğünde karacaları sevmeyi, onlarla oynamayı hayal ettiğini anlatan Dizdar, son yıllarda karacaların sayılarının artmasıyla bu hayalinin gerçekleştiğini belirtti.

Dizdar, 2012 yılında evinin etrafında bulduğu karacaya bakmasıyla başlayan süreçte, bugüne kadar 35 karacaya sahip çıktığını ifade ederek, "Güven çok önemli, bu hayvanlara güven vereceksiniz, bunlarla ben sürekli beraber oluyorum. Tarlaya bir saat çalışmaya gitsem hemen vakit kaybetmeden gelip karacaya bakıyorum." dedi.

Yavru karacaları günde 5 öğün beslediğini aktaran Dizdar, "Büyüdükçe kendileri sütü bırakıyorlar. Çiğ süt vermeyeceksiniz, böyle olursa ishal olur, ölür. Sürekli tencerede süt pişirip içiriyorum. İşin püf noktası sevgi ve pişmiş süt." diye konuştu.

- "Onlar bir güven arıyorlar"

Dizdar, karacaların bazen annelerini çağırır gibi kendisini çağırdığını belirterek, şöyle devam etti:

"Ben buradayım diyorum, sesi kesiyorlar. Onlar bir güven arıyorlar. Ben bunu biberonla beslediğimde asla artık bir başkasının kucağında süt içmez. Koklar, baktı ki yabancı, o sütü içmez. O kadar koku alıyorlar ki şu anda baktığım daha çok küçük, büyüdüğünde yabancılara asla yaklaşmaz. Ben bunları severek bakıyorum. Yerim müsait olsa 10 tane de bakarım."

Hiçbir maddi beklentisi olmadığını vurgulayan Dizdar, "Onların sevgisi paraya değişmez. Yeter ki onlar yaşasın, ben hep bakarım. Evde oyun oynuyorlar, bir uçtan bir ucu koşuşturuyorlar, o zaman dünyalar benim oluyor. Anlatılmaz bu." ifadesini kullandı.

Dizdar, karacalardan ayrılmanın zor olduğunu dile getirerek, gittikleri yerde iyi olduklarını bilmenin kendisini teselli ettiğini anlattı.

- Vatandaşlara "Yavru karacalara dokunmayın" uyarısı

Doğa Koruma ve Milli Parklar Giresun Şube Müdürü Ali Hıdır ise nisan başı ve mayıs sonunu kapsayan zaman diliminin karacaların yavrulama dönemi olduğunu söyledi.

Fındık bahçelerinde, ormana yakın kısımlarda, insanların gezdiği yerlerde bazen yeni yavrulamış karacalar bulunabildiğine dikkati çeken Hıdır, "Genelde bu karacalar 2 tane yavruluyor ve insanı gördüğü için kendini güvende hissetmediğinde yavrusunun birini kurtarıp diğerini daha sonra almak üzere ortamdan uzaklaşabiliyor." dedi.

Hıdır, vatandaşların bu durumu terk edilmiş karaca yavrusu gibi algılayabildiğine işaret ederek, şunları kaydetti:

"Vatandaşlarımıza bu yavrulara kesinlikle dokunmamaları gerektiğini, hiçbir annenin yavrusunu terk etmeyeceğini özelikle söylemek istiyoruz. Yavruya dokunmadan uzaklaşırlarsa anne zaman sonra gelip yavrusunu oradan alacaktır. Bu yavrular bize teslim edildiği ve ortamından alındığında yaşama şansları azalıyor."

Nimet Dizdar'ın gönüllü olarak karacalara baktığını ve şu ana kadar 35 yavrunun yaşamasını sağladığını belirten Hıdır, bu yavruların yaşasa bile doğal ortamına dönemediğini aktardı.

Hıdır, Nimet Dizdar'ın kurumun gönüllü bakıcılığını yaptığını ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Nimet teyzenin ellerinde yavrunun kendini güvende hissettiği için yaşamına devam ettiğini düşünüyoruz. Veterinerlerimiz vasıtasıyla yaptığımız incelemelerde her ne kadar süt oranlarını ayarlamaya da çalışsak, kendini güvende hissetmeyip strese girdiğinde anne eksikliğinden bu hayvanlar ölmekte. Nimet teyzemiz vasıtasıyla bu hayvanların yaşamasını sağlamaktayız."

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER