Türkiye Maarif Vakfı Yıllık İstişare Toplantısı

- Milli Eğitim Bakanı Yılmaz: - "15 Temmuz, eğitimin ne kadar önemli olduğunun görüldüğü gündür. 15 Temmuz, eğitimle neler yapılacağının da görüldüğü gündür. Bizim 15 Temmuz şehitlerine karşı bir borcumuz var. O borcumuz Türkiye Maarif Vakfı'nı başarılı kılmaktır" - "İlmini, irfanını insanlığın esenliği için kullanacak erdemli bireyler yetiştirme hedefimizi inşallah Türkiye Maarif Vakfı, nitelikli ve güvenli kadrosuyla gerçekleştirecektir"

Türkiye Maarif Vakfı Yıllık İstişare Toplantısı

BOLU (AA) - Mili Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminde bulunduğu 15 Temmuz'u "eğitimin ne kadar önemli olduğunun görüldüğü gün" olarak değerlendirerek, "15 Temmuz, eğitimle neler yapılacağının da görüldüğü gündür. Bizim 15 Temmuz şehitlerine karşı borcumuz var. O borcumuz Türkiye Maarif Vakfı'nı başarılı kılmaktır." dedi.

Türkiye Maarif Vakfı tarafından Bolu Abant Tabiat Parkı'ndaki bir otelde düzenlenen ve cumartesi gününe kadar devam edecek Yıllık İstişare Toplantısı'nın açılışına Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Türkiye Maarif Vakfı Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün, Bolu Valisi Aydın Baruş, Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, vakıf yöneticileri ve ülke direktörleri katıldı.

Toplantının açılışında konuşan Yılmaz, Türkiye Maarif Vakfı'nın kurulduğu günden bu yana, bir yıldan daha az sürede çok büyük işler yaptığını belirtti.

Toplantının yol haritası çizmek adına çok önemli olduğuna değinen Yılmaz, "İnanıyorum ki, burada çizeceğimiz yol haritası ile Türkiye Maarif Vakfı kısa zamanda bir Maarif Vakfı markası olacaktır. Yılmadan, yorulmadan istişareyle çalışıp inşallah bunu da birlikte başaracağız. Bizim gibi kadim bir kültüre sahip ülkenin dünya sahnesinde bırakacağı en kalıcı iz insan yetiştirmekle mümkündür. Kültürümüzün ve eğitim birikimlerimizin eğitim vasıtasıyla başka ülkelere aktarılması ülkemizi de medeniyet iddiamızı da güçlendirecektir." şeklinde konuştu.

Yılmaz, yurt dışında yaklaşık 6 milyon Türk'ün yaşadığını anımsatarak, dünyanın dört bir köşesinde soydaşların bulunduğuna değindi.

"Afrika'dan Orta Asya'ya, Balkanlar'dan Orta Doğu'ya kadar her coğrafyada ortak kültürü paylaştığımız insanlar var." diyen Yılmaz, bunların her birisinin de eğitimle ilgili talepleri olduğunu, Mili Eğitim Bakanlığı olarak bu talepleri bugüne kadar karşılamaya çalıştıklarını söyledi.

Bakan Yılmaz, yurt dışında eğitim hizmeti sunmak için okullar açtıklarını belirterek, "Bu okullarda bulunulan ülkenin yasal taleplerini de dikkate alarak milli eğitim müfredatına göre eğitim verdik. Okullarımızın bulunduğu pek çok ülke resmi bir devlet girişimi olarak açılan bu okullara ihtiyatla yaklaşmakta, yeni okul yapma izni, mülkiyet edinme hakkı, öğrenci kabulü, resmi öğretmen görevlendirmesi, çalışma izni ve vize muafiyeti gibi pek çok alanda birçok engelle karşılaştık. Zaman zaman bu engeller eğitimin aksamasına da yol açtı." ifadelerini kullandı.

Milletlerarası medeniyet yarışının bilimsel, kültürel ve eğitim alanında devam ettiğinin farkında olarak bu süreçte edindikleri tecrübelerle bir vakıf kurmaya mecbur olduklarına dikkati çeken Yılmaz, şöyle devam etti:

"Gayesi sadece eğitim olan, esnek bir yapıya sahip, daha kısa zamanda karar alıp aldığı kararları uygulayabilen, daha rekabetçi bir eğitim verebilecek, istişareyle eğitimin paydaşlarıyla ortak projeleri hayata geçirebileceğimiz bir vakfı düşündük. Bu amaçla da Türkiye Maarif Vakfı'nı kurduk. Türkiye Maarif Vakfı, okullarımızın gelişiminin önündeki engelleri kaldıran, yurt dışında benzer yapılarla rekabet edebilen, yerel eğitimcilerden yararlanabilen, gerektiğinde ilgili ülkenin müfredatını da mevzuatını da dikkate alarak müfredat hazırlayabilen bir esnekliğe sahip olarak ve o ülkedeki bizim dışımızdaki o ülkeye yabancı okullarla da rekabet edebilecek bir yapıya kavuştu." ifadesini kullandı.

- "Şimdi bu yapıyı güçlendirme zamanı"

Milli Eğitim Bakanı Yılmaz, artık Türkiye Maarif Vakfı'nın güçlendirmek gerektiğini de sözlerine ekleyerek, şunları kaydetti:

"Şimdi bu yapıyı güçlendirme zamanı. Kurumların en değerli varlığı insan kaynağıdır. Türkiye Maarif Vakfı, insan kaynağını her geçen gün güçlendirecektir. Bu kaynağı bizim insanlarımızdan Türkiye'deki insanlarımızla güçlendireceğiz. Bu kaynağı Avrupa'daki insanlarımızla güçlendireceğiz. Bu kaynağı Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları tarafından sağlanan burslarla ülkemizde yetişen öğrencilerle mezunlarla güçlendireceğiz."

Türkiye Maarif Vakfı'nın, Türk dilini, kültürünü ve sahip olduğu kadim değerleri dünyaya taşıyacak bir kurum olacağına vurgu yapan Yılmaz, vakfın okul öncesi eğitimden yüksek öğrenime kadar farklı kademelerde açmayı hedeflediği eğitim kurumları, yaygın eğitim kursları, etüt merkezleri, kültür merkezleri, kütüphaneleri, laboratuvarlar ile sanat ve spor tesisleri de kurarak bekleneni vereceklerini aktardı.

Bakan Yılmaz, Türkiye'nin yurt dışında hizmet vermek için kurduğu kuruluşlarla iş birliği içerisinde çalışacaklarını, Türkiye Maarif Vakfı'nın attığı her adımdan Dışişleri Bakanlığı'nın mutlaka haberi olacağını dile getirerek, "Yine Yunus Emre Enstitüsü, TİKA ile Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı hedefimize ulaşmamızda en büyük yardımcılarımız ve ortaklarımız olacaktır. Ortak hedefimiz Türkiye, Türkiye'yi ve Türk insanını daha iyi tanıtmak." dedi.

- "15 Temmuz, eğitimin ne kadar önemli olduğunun görüldüğü gündür"

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, 15 Temmuz demokrasi zaferinin yıl dönümünde benzer bir sıkıntının yaşanmaması için eğitimin ne kadar önemli olduğunun herkese bir kez daha hatırlatılması gerektiğini vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"15 Temmuz, tarihin millet eliyle yazıldığı gündür ve böyle bir direniş Türk demokrasi tarihinde bir ilktir. 15 Temmuz, uluslararası güçlerin piyonu bir yapının bu ülkeyi işgal için kalkıştığı hain girişime karşı milletin kendi iradesine, hakkına, hukukuna sahip çıktığı eşsiz ve muhteşem bir günün adıdır. 15 Temmuz, bu milleti Çanakkale'de olduğu gibi yedi düveli arkasına almış bir güce karşı canı ve kanı pahasına bedenini siper ederek verdiği destansı mücadelenin adıdır. 15 Temmuz, eğitimin ne kadar önemli olduğunun görüldüğü gündür. 15 Temmuz, eğitimle neler yapılacağının da görüldüğü gündür. Bizim 15 Temmuz şehitlerine karşı bir borcumuz var. O borcumuz Türkiye Maarif Vakfı'nı başarılı kılmaktır. Türkiye, Türkiye Maarif Vakfı başarılı kılındığında daha güçlü olacaktır. İlmini, irfanını insanlığın esenliği için kullanacak erdemli bireyler yetiştirme hedefimizi inşallah Türkiye Maarif Vakfı nitelikli ve güvenli kadrosuyla gerçekleştirecektir."

Türkiye kökenli nüfusun yoğun olarak yaşadığı yerlerde, ülkelerde Türkiye Maarif Vakfı'nın yürüteceği tüm faaliyetlerin ayrı bir özel önemi bulunduğunu belirten Yılmaz, FETÖ iltisaklı okullar ve diğer eğitim kurumlarının bu ülkelerde halen aktif olarak faaliyetlerine devam ettiğini de bildiklerini anlattı.

Türk nüfusunun önemli bir kısmının çocuklarını bu okullardan alsalar bile diğer göçmen grupların bu okullarla ilişkiye devam ettiklerine dikkati çeken Yılmaz, hatta bazen velilerin ilgili ülkeler tarafından devama zorlandıkları bilgisinin de kendilerine geldiğini belirtti.

Yılmaz, Mevlana'nın "Biz bu topraklara sevgiden başka hiçbir şey ekmedik, bundan sonra da ekmeyeceğiz." sözünü anımsatarak, konuşmasını şöyle tamamladı:

"İnşallah vazifemiz bu sevgi fidanlarını daha çok ekmek daha çok büyümesini sağlamak. Kirli elleriyle 15 Temmuz’da alçak darbe girişimine kalkışanların izlerini silmek, ektikleri kin, nefret ve nifak tohumlarını kurutup bu topraklarda yeniden sevgi ve barış iklimini hakim kılmak bizim öncelikli görevimizdir. Biz, bize ait olanı korumak ve bize ait olan değerlerimizle bizden hizmet bekleyenlere hizmet vermeye devam edeceğiz. Bizi biz yapan kültürümüzü ve değerlerimizi bünyesinde barındıran ilmi çocuklarımıza vereceğiz ki evlatlarımız bir daha FETÖ gibi zihniyetler tarafından gasbedilmesin ve yitip gitmesin. Her zaman tarihine, milletine, kültürüne ve toplumsal değerlerine sahip çıksın."

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER