SAMSUN (AA) - Samsun'da 106 yıllık tarihi binada hizmet vermeye başlayan Samsun Olgunlaşma Enstitüsü, yapının restorasyonunu döner sermayeden elde ettiği gelirle karşıladı.
Samsun Olgunlaşma Enstitüsü, 1912 yılında yapımı tamamlanarak "Samsun Sultanisi" olarak hizmete açılan tarihi binaya taşınma kararı aldı. Osmanlı İmparatorlu döneminde yapılan önemli seramiklere sahip tarihi binanın restorasyona ihtiyaç duyması üzerine enstitü, çalışmaları döner sermayesinden elde ettiği gelirle gerçekleştirdi.
Tamamen tarihi değerlere bağlı kalınarak yapılan restorasyon için 260 bin lira harcandı.
Samsun Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Fatma Bayram Arslan, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, 6 aylık restorasyon çalışmasının ardından tarihi binaya taşındıklarını söyledi.
Restorasyonu devlet bütçesi ile değil, enstitünün döner sermayesinden karşıladıklarına dikkati çeken Arslan, "Enstitümüzün 60 yıllık tarihi var. Böyle tarihe sahip bir kurumu tarihi binaya taşımak istedik ancak yapının çok eksiği vardı. Binanın günümüz şartlarına uygun eğitim verilecek hale getirebilmesi için iç restorasyonunun yapılması gerekiyordu. Biz de 24 öğretmen ve 56 usta öğreticimiz sayesinde döner sermayeden kazandığımız 260 bin lira ile yeni binamızın restorasyonunu gerçekleştirdik." ifadelerini kullandı.
Enstitünün geçmişle geleceği bir araya getiren önemli bir kurum olduğuna işaret eden Arslan, "Enstitü müzemizde 290 parça antika bulunuyor. Üretimimiz, Anadolu Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet'in ilk dönemlerindeki eserlerden oluşuyor. Bölgemizdeki illere giderek cami, kale ve tarihi yapılardaki süslemelerin örneklerini çıkartarak bunları ürünlere işliyoruz. Tarihi süslemeleri yeniden canlandırarak dünyanın pek çok yerine gönderiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Arslan, enstitünün 2011 yılında sadece 37 bin lira ciro elde ettiğini anlatarak, şunları kaydetti:
"Bunu önce 150 bin liraya, son 4 yıldır da yıllık 2 milyon liraya taşıdık. Hedefimiz çok daha büyük. El sanatları, giyim, seramik, cam, kuyumculuk alanlarında üretim yapıyoruz. Ayrıca geleneksel mutfağa da önem veriyoruz. Yiyecek içecek alanında özellikle yöresel yiyecek üretiyoruz. Enstitü olarak geçmişten esinlenerek geleceğe ışık tutmaya devam edeceğiz."
