DÜZCE (AA) - Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, dünyanın adeta yeni bir döneme girdiğini belirterek, "Bu yeni dönemde, İslam aleminin her yerinde yangın çıkmaya başladı. Bunun arkasında mutlaka bir akıl var. Menfur bir akıl var. Bunlar dünyayı yeniden tanzim ederken, özellikle İslam ülkelerini güçsüzleştirmek, bu ülkelerdeki direnci kırmak, tabii kaynaklara el koymak ve bizi bölüp parçalamak için harekete geçmiş bulunuyorlar." dedi.
Karamollaoğlu, Düzce Müftülüğü Konferans Salonu'nda partisinin il başkanlığının 7. olağan kongresinde yaptığı konuşmada, kongrenin seçimlere hazırlık kongresi olduğunu ifade etti.
Dünyanın adeta yeni bir döneme girdiğine işaret eden Karamollaoğlu, şöyle konuştu:
"Bu yeni dönemde, İslam aleminin her yerinde yangın çıkmaya başladı, Mora, Filipinler, Afganistan, Keşmir, Bangladeş, ister istemez kendi memleketlerimizde, İran, Suriye, Irak, Türkiye, Mısır, Libya, Yemen'de yangın var. Bu ülkelerin tamamı İslam ülkeleri, Müslümanların çoğunlukta bulunduğu ülkelerdir. Bu tesadüf olamaz. Bunun arkasında mutlaka bir akıl var. Menfur bir akıl var. Bunlar dünyayı yeniden tanzim ederken, özellikle İslam ülkelerini güçsüzleştirmek, bu ülkelerdeki direnci kırmak, tabii kaynaklara el koymak ve bizi bölüp parçalamak için harekete geçmiş bulunuyorlar. Bu emellerini de artık gizleme ihtiyacı duymuyorlar."
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Suriye'nin Afrin bölgesinde yürüttüğü Zeytin Dalı Harekatı'na değinen Karamollaoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Biz Afrin Operasyonu'nun karşısında değiliz. Ancak Afrin Operasyonu gibi bir operasyonun, siyasi malzeme yapılmasını da doğru bulmadığımızı tekrar tekrar söylüyoruz. Oradaki şehitler hepimizin şehitleri, ordu bizim ordumuz. Biz onun için günlük oturup da televizyonlarda 'Afrin Operasyonu, şuraya girdik, şuraya gideceğiz, şunu yapacağız'... Ben şaşıp kalıyorum, bu bizim siyasilerin işi değil ki... Operasyon yapmaya karar verdiğiniz zaman orduya, 'Şu operasyonu yap' dersiniz. Gerisi orduya ait, kararı siyasiler verir, operasyonu asker yapar."
Karamollaoğlu, ülkenin olması gerektiği yere ulaşması için "Milli Görüş"ün iktidara gelmesinin zorunlu olduğunu sözlerine ekledi.
