DÜZCE (AA) - Düzce Üniversitesi'nde (DÜ) gerçekleştirilen konferansta, geleneksel ve tamamlayıcı tıp alanında çalışma yapan akademisyenler bilgi paylaşımında bulundu.
Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı ve Çevre ve Sağlık Teknolojilerinde İhtisaslaşma Koordinatörlüğü Kurucusu Prof. Dr. Halil İbrahim Uğraş, Kutadgu Bilig Konferans Salonunda "Düzce Neden Geleneksel Tıpta Uzmanlaşıyor?" başlıklı sunumu ile katılımcılara ihtisaslaşma alanlarını anlattı.
YÖK'ün planlaması sonrası Düzce Üniversitesi olarak Çevre ve Sağlık alanındaki çalışmalara başladıklarını ifade eden Uğraş, bilim ve teknoloji alanında geri kalındığında ülke olarak çok fazla zararlı sonuçla karşılaştıklarını belirtti.
Uğraş, üniversitelerin önemli konularda ön planda olması gerektiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Mehmetçiğimize Allah yardım etsin, şu an bir operasyondalar. Savaş demiyorum, çünkü bir terör operasyonundayız, savaşta değil. Şunu görüyoruz ki, ekonomik olarak ne kadar güçlü olursak o kadar sözü dinlenen bir ülke oluruz. Bunda da üniversitelerimizdeki bilgi-birikiminin, sanayi ve topluma aktarılması lazım. Küreselleşen dünyada yerel değerlerin katma değerli ürüne döndürülmesi gerekiyor."
Uğraş, kendilerine 'Kocakarı ilaçlarıyla neden uğraşıyorsunuz?' dendiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Toplumda 'kocakarı ilaçlarıyla ne diye uğraşıyorsunuz, ot-çöple ne diye uğraşıyorsunuz, bunların modern tıpta yeri yok, bunlar şarlatanlık' gibi ibareler çok fazla. Tam da bunu engellemek için bir üniversitenin Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp'ta uzmanlaşması gerekiyor diyoruz. Modern tıp, kanıta dayalı ilerliyor. İlaç-dozaj-etki bellidir. 'Geleneksel tıpta böyle bir şey yoktur' diyorlar, ne yazık ki, Çin, Kore tıbbında bilgi birikimi var, bunlar kabul görmüş durumda. Avrupa'ya dönersek Almanya, modern tıp eğitiminin dışında eğitim veriyor."
Tüm gelişmiş ülkelerin geleneksel tıbba ciddi yatırımlar yaptığını kaydeden Uğraş, Türkiye'nin de bu yönde önemli çalışmaları olduğunu belirtti.
Konferans sonrasında bu alanlarda çalışma yapan akademisyenler, katılımcılara sunum yaptı.