TRABZON (AA) - Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası (TTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Suat Hacısalihoğlu, geleceğini kurtarmak ve dünya pazarında daha fazla yer bulabilmesi adına çayın kalitesini mümkün mertebe artırmaları gerektiğini bildirdi.
Hacısalihoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, ÇAYKUR Genel Müdür Vekili Yusuf Ziya Alim tarafından başlatılan ve çaya sahip çıkılması konusunda farkındalık oluşturmayı amaçlayan "Hayde Çaya Bakalım" kampanyasına destek verdiğini belirtti.
Çalışmada emeği geçenlere teşekkür eden Hacısalihoğlu, şöyle devam etti:
"Çay hepimizin hayatında önemli yer tutuyor. Günlük en az 20 bardak civarında çay içiyorum. Çay içmediğimiz zaman bir tarafımızın noksan kaldığını düşünüyoruz. Hani arabanın benzini biter ya, tabiri caizse onun gibi oluyoruz. Allah bizlere bu doğayı vermiş. Bu doğada çay kendiliğinden, herhangi bir kimyasal atmadan yetişebiliyor. Geleceğini kurtarmak ve dünya pazarında daha fazla yer bulabilmesi adına çayın kalitesini mümkün mertebe artırmamız gerekiyor. Bu da çayın dikiminden başlıyor."
Çayın yapraklarını sürgüne göre toplamak gerektiğine işaret eden Hacısalihoğlu, "Devamında da çayı ezmeden, fazla hasar vermeden teslim edileceği noktaya kadar götürmek gerekiyor. Burada müstahsile görev düşüyor. Çay toplayanlara da çaya bir çocuğu sever gibi yaklaşmak gerektiğini anlatmak gerekiyor." ifadesini kullandı.
Hacısalihoğlu, çayla ilgili diğer önemli konunun da pazarlama olduğuna dikkati çekerek, fındık gibi çayın da tam bir ihraç ürünü olması temennisinde bulundu.
- "Herkesin bu çalışmayı sahiplenmesi gerekiyor"
TTSO olarak Yunanistan, Gürcistan, Bulgaristan ve Ermenistan ile "Çay Yolu (Tea way)" isimli bir projeye dahil olduklarını aktaran Hacısalihoğlu, şunları kaydetti:
"Buradaki esas amacımız, ülkelerin çayının daha fazla tanıtımını sağlamak ve kaliteyi artırma konusunu ele almaktır. Bu, bizler için de büyük bir fırsattır. Sosyal yönden baktığımız zaman çay da tıpkı fındık gibi artık bir aile tarımı ürünüdür. Zaman içinde bu özelliğini yavaş yavaş kaybetse de son zamanlarda bu özelliğini tekrar kazanıyor gibi. Aileler her ne kadar başka şehirlerde yaşasa bile fındık zamanı, çay zamanı aile tarımı şeklinde köyüne gelip çayını, fındığını toplamak istiyor. Bu, aslında yaşadığı yorgunluğu, köyüne giderek, eşini dostunu görerek, eski günleri yad ederek atabildiği sosyal birlikteliktir. Ne yapıp edip ailelerin çoluk çocuk bu tarımın peşinden gitmesini sağlamak gerekiyor."
Hacısalihoğlu, ÇAYKUR'un yaptığı kampanyanın önemine değinerek, "Seçilen cümleler de çok önemli. 'Hayde Çaya Bakalım' denildiği zaman, işin başında fideden başlamak suretiyle sonra da çay içilene kadar bakmak anlamı çıkıyor. Bu her yerde kullanılabilir, mutlaka bir farkındalık yaratacaktır. Bu farkındalık baştan başlamak suretiyle içilene kadar çayda kaliteyi ortaya koyacaktır. Bu bakımdan herkesin bu çalışmayı sahiplenmesi gerekiyor. Bu nedenlerle bu kampanyanızın çok doğru olduğunu düşünüyor ve ben de 'Hayde Çaya Bakalım' diyorum." değerlendirmesinde bulundu.