ÖZDER Genel Başkanı Ahmet Akça, Bafra Öğretmenevinde bir basın toplantısı düzenledi.

      Antalya’da 28-30 Kasım 2014 tarihleri arasında gerçekleşen 1.Eğitim Kongresi hakkında bilgi veren ÖZDER Genel Başkanı Ahmet Akça, burada yapılan en önemli tartışmanın, Türkiye’de eğitimin en temel probleminin milli olmayışı olduğunu dikkat çekti.

ÖZDER ÜYESİ İLKOKULLARDA DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ VAR

     ÖZDER Genel Başkanı Ahmet Akça, “Eğitimin en temel yanlışı yerel olmayışıdır. Bizim eğitim anlayışımıza her dönemde Batı milletinden birinin eğitim anlayışı tesir etmiştir” dedi.

      Akça,” Son bir ay içerisinde Türkiye'de iki büyük eğitim etkinliği  gerekleştirildi. Bunlardan birisi 28-30 Kasım tarihleri arasında Antalya'da gerçekleştirilen ÖZDER'inde organizasyonunda yer aldığı 1. eğitim kongresi ikincisi ise 19. eğitim şurası. Bugün buraya bu iki büyük organizasyon hakkında bilgi vermek ve sonuçlarını değerlendirmek için gelmiş bulunmaktayız. Türkiye de ilk defa geniş katılımla eğitimin felsefesinin tartışıldığı bir kongre olmuştur. Türkiye de eğitim üzerine söz söyleyebilecek ne kadar düşünür, yazar, akademisyen, gazeteci, eğitimci varsa tamamına yakını davet edilmiş 45 i aşkın oturumda eğitim tartışılmış eğitim üzerine sunumlar yapılmış, çalıştaylar düzenlenmiş, konferanslar verilmiş, açık oturumlar ve panellerle eğitim felsefimiz ve anlayışımız müzakere edilmiştir. Bütün bu tartışmalar göstermiştir ki Türkiye de eğitimin en temel problemi milli olmayışıdır. Eğitimin en temel yanlışı yerel olmayışıdır. Bizim eğitim anlayışımıza her dönemde batı milletlerden birinin eğitim anlayışı tesir etmiştir. Bunlar sırasıyla Fransız, Alman ve Amerika eğitim anlayışlarıdır. ''Her büyük millet kendi hayatının evrim sırrını ve ebediliğe giden hayat yolculuğunun büyük kudretini felsefi sistemden çıkarır''.(Nurettin TOPÇU) Felsefi kültür okulun temel taşıdır. Millete ait her şey okulda inşa edilir ve okulda yıkılır. Eğitim idealler doğurur ve idealler besler. Eğitim bir toplumun düşünüş tarzının ve kültürünün oluşturmasıdır.  Eğitimin amacı iyi insan yetiştirmektir. İyi insanın hangi özelliklere sahip olması gerektirdiğini toplum belirler. Örneğin batı medeniyeti üreten ve tüketen bir insan tipini yıldızlaştırırken bizim medeniyetimiz toplumu bireyin önünde tutar. Batıda bireysel menfaat bizde ise başkalarını düşünmek esastır. Batıda insan iradesi piyasanın emrindedir ve piyasa şekillendirir bizde irade toplumun emrindedir ve erdemli insan olmayı hedefler. Türkiye'de eğitim bilimleri alanındaki araştırmalara ve eğitimde politika uygulamalarına bakıldığında büyük oranda batıdan aktarıldığı tercüme edildiği uyarlandığı görülmektedir. Bu ise insan iradesini üstü örtük bir başka toplumun emrine vermektir. Her türlü biliş tarzı eğitimsel bilginin üretildiği bağlam tarafından belirlenir. Bu eğitim kongresinde eğitimin amacı felsefesi ve temel paradigması tartışılmış ve yeni bir arayışın ilk izleri oluşturulmuştur” diye konuştu. 

      Akça,”19. Milli eğitim şurası son yıllardaki en kapsamlı değerlendirmelerin yapıldığı eğitimin güncel sorunlarının tartışılmasının yanında geleceğe yönelik çok değerli tavsiye kararlarının alındığı okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise eğitimlerinin niteliğinin iyileştirilmesi öğretmen niteliğinin artırılması eğitim yöneticilerinin niteliğinin artırılması gibi birbirinden önemli kararların alındığı bir şura olmuştur. Bu şuraya öncelikle katkılarından dolayı eğitim-birsen' e teşekkür ediyoruz. Eğitim-birsen 19. eğitim şurasının taşıyıcı gücü olmuştur. Birbirinden değerli öneriler ile adeta şuranın ufkunu açmıştır. 19. eğitim şurasına eğitim çevrelerinden akademisyenler, sivil toplum temsilcileri, okul müdürleri, öğretmenler, öğrenciler, bakanlık bürokratları olmak üzere yaklaşık 600 kişi katılmış ve şurada 179 tavsiye kararı alınmıştır. Bunca değerli tavsiye kararının alındığı şûrada sadece İlkokul 1, 2 ve 3. sınıflara da Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin konması ve Osmanlı Türkçesi dersinin sosyal bilimler lisesinde olduğu gibi, Anadolu imam hatip lisesinde de zorunlu ders olarak, diğer ortaöğretim kurumlarında ise seçmeli ders olarak okutulmasının tartışmaya konu edilmesi manidardır ve bu şûraya yapılmış en büyük haksızlıktır. ÖZDER üyesi okullar olarak bizler, 2015-2016 eğitim-öğretim yılından itibaren tüm üye okullarımızda ilkokuldan itibaren Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersini okutacağız. Ayrıca tüm öğrencilerimizin Osmanlıca derslerini seçmelerini sağlamak için Osmanlıcayı özendirici programlar yapacağız. İçinde büyük bir medeniyet barındıran bir lisanın kendi ''öz lisanımızın''  yeni nesillere öğretilmesinin önündeki engellerin kaldırılması ve öğretilmesinin teşvik edilmesi, eğitim camiası olarak bizleri heyecanlandırmıştır. ÖZDER olarak bizler, önümüzdeki yıldan itibaren Osmanlıca Türkçesinin öğrenilmesini teşvik edeceğiz. İnanıyoruz ki bu dilin öğrenilmesi ile birlikte son dönemde gençlerimizde görülen kavram kısırlığı son bulacak, belleğimize yeni yeni kavramlar girecek,  bu kavram zenginliği ufkumuzun ve hayal dünyamızın da zenginliğini getirecektir. Eminiz ki; bu eğitim şurası önümüzdeki on yıllarda eğitimimizin gelişimlerine olumlu katkı yapacak birbirinden değerli tavsiye kararlarının alındığı bir şura olmuştur” şeklinde konuştu.

       Toplantıda; Memur-Sen Bafra İlçe Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Hamdi Yıldız da değerlendirmede bulundu. 

       Toplantıya; Memur-Sen Bafra İlçe Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Hamdi Yıldız, Özel Bafra Koleji Sahibi Cafer Koç, Açı Dershanesi Sahibi Hasan Sadoğlu, Açı Dershanesi Yöneticisi Recep Taşgın da katıldı.

                                 NAMIK AZGIN