Selma Ersoy Argon, "Dedem İstanbul Fatih'te doğdu ve çocukluğu Fatih Camii'nde geçti. 4 yaşında okumaya başladı. Annesi dini eğitim görmesini istiyordu. Babası onun öğretmeni gibiydi. Dedem Farsça, Arapça ve Fransızca'yı ana dili gibi konuşuyordu. Öğretim hayatı zorlu geçmiş ama öğrenmeye doymayan bir insandı. Hocalarının peşinden ayrılmazdı. Onlardan ders almak için sokakta pazarda nerede görürse görsün peşlerinden koşardı. Bir kelime bile öğrenmek için çocuk yaşında tüm gücüyle çabalardı. Ömrünü öğrenmeye ve öğretmeye adamıştır" dedi."Yürürken düşünür, fikirlerini geliştirirdi"
Dedesinin sporcu bir kişiliğe sahip olduğunu söyleyen Argon, "Başka bir özelliği de sportmen oluşuydu. Sporla vücudun ve beynin çok güzel geliştiğini bize anlatır. Şimdinin gülle atma sporuna benzeyen taş atma diye bir spor vardı. Onda birinciydi. Boğazı yüzerek geçecek kadar iyi bir yüzücüdür. Yürümeyi çok severdi. Fatih'teki evinden Halkalı'daki okuluna yürüyerek gidip gelirdi. Yürürken de düşünür ve fikirler geliştirirdi. Aynı zamanda güreşçidir. Hep bir alışveriş halindedir. Kendisine güreş öğretene okuma yazma öğretirdi. Neyzen Tevfik'ten ney üflemeyi öğrenir ama ona da karşılığında Farsça öğretir" diye konuştu. "Dedemin vaaz kayıtlarının kopyası Almanya'da duruyormuş, sesini duymak istiyorum"
Samsun Haber, Samsun Haberleri, Haber Samsun, Samsun, Haber, Son Dakika, Altinovagazete.com