Fareler üzerinde yapılan bu çalışmada Kovid aşılarına nükleokapsit antijeninin de eklenmesiyle aşıların koruyuculuğunun nasıl etkileneceği incelendi.
Spike temelli aşıların maruziyetten 72 saat sonra akciğerleri koruyabildikleri ama beyni koruyamadıkları tespit edildi.
Spike temelli bir aşıya nükleokapsit temelli bir aşı ilave edildiğinde hem akciğerler hem kalbin akut olarak korundukları belirlendi.
Bu bulgular, nükleokapside has bağışıklığın, koronavirüsün distal kontrolünü iyileştirebileceğini ve nükleokapsidin yeni nesil COVID-19 aşılarına dâhil edilmesini destekliyor.
Gelelim neticeye
Ağır hastalık ve ölümleri önlemede etkili olan Kovid aşılarının çoğu sadece spike antijeni temellidir ve bu sebeple de sterilize edici bir bağışıklık sağlamazlar.
Bu araştırma, spike proteini temelli aşıların enfeksiyon ve bulaşmayı önlemediğini bir defa daha gösterirken ilave edilecek olan nükleokapsit antijeninin aşıların koruyuculuğunu artıracağını düşündürüyor.
Bu sayede, spike proteinin sürekli mutasyona uğraması sebebiyle aşıların etkinliğinin azalması da önlenebilir.
Kas içine zerk edilen aşıların enfeksiyonu ve bulaşmayı önlemesi mümkün olmadığını, bunun ancak buruna uygulanan ve lokal, antikor ve hücresel bağışıklık sağlayan aşılarla sağlanabileceğini de bir kere daha hatırlatırım..
Kaynak: https://www.cell.com/cell-reports/fulltext/S2211-1247(21)01108-6