2023 yılı Seçim yılı olacak öyle gözüküyor. Şimdiden ülkemiz için hayırlı olsun ve hayırlara vesile olsun inşallah!.. Demokrasi bir hizmet yarışıdır; anlayışında bu olması lazım. Kardeşliğimize birlik ve beraberliğimize zarar vermeden bu sürecin atlatılması gerekir. Yoksa kardeşliğimiz ve ülkemiz zarar görür. Hepimize düşen bu süreci kırıp dökmeden kardeşçe sonlandırabilmektir. Müslüman ve medeni insanlara da bu yaraşır.
Bu temennimize rağmen sürecin biraz daha kırıcı ve hırçın geçeceği gözüküyor. Her ne kadar dost ve kardeşlik vurgusu yapsak da ilerleyen aylar ve günler içerisinde bu dönemin ayak seslerini daha derinden hissetmeye başlayacağımız bir gerçek.
Yalan sözlerden, yapamayacağınız boş vaatten, insanlara çamur atmaktan kaçınınız desek de bu yarış hem hızlanacak hem de acımasızlaşacak durum onu gösteriyor. Bu durumda: Kim kaybeder ülkemiz ve insanlarımız kaybeder ve kardeşliğimize , birlik ve beraberliğimize zarar vermiş oluruz. Allah bu durumdan ülkemizi korusun!
Önümüzdeki ekonomik dönemin sıkıntısı nasıl gözüküyor; bir de bu duruma bakmak lazım: Görünen o ki hem ülkemizi hem de dünyayı bir enerji ve petrol krizi bekliyor. Sıkıntının daha da artacağı bir gerçek. Enerji krizine bağlı, doğalgaz, petrol ve benzin krizine doğru giden sıkıntılı bir döneme giriyoruz dersek yalan olmaz! Yani dünyayı bir ekonomik kriz- sıkıntılı süreç bekliyor…
Bu süreçten Türkiye etkilenecek mi, elbette etkilenecek ve sıkıntılar yaşanacak. Peki bu süreci nasıl atlatmak lazım?… Bence en önemli sorun bu?.. Bu süreci göğüsleyecek ve en az zayiatla atlatabilecek bir siyasi iktidar lazım ülkemize?..!…Bir babayiğit, bir pehlivan, bir kahraman ve duruma çare- çözüm olabilecek kudret ve dirayette olan bir ekip lazım vesselam. İşte bu ekip, kim olmalı bizim arayışımız da bu olmalıdır. Sağ duyu deriz ya “Sağ duyu” hakim olmalı düşünce ve eylemlerimize…
Peki böyle bir süreçte Türkiye ekonomisi kendi kendine yetebilecek mi, kendi yağımızla kavrulacak durumda mıyız soru da bu… Herkesin farklı görüşte ve düşüncede olması normal. Ama; ortak paydamız vatan; ortak paylaşımımız da bu vatanda huzurla kardeşçe yaşayabilmektir, öyle değil mi?
Türkiye kendi imkanlarını değerlendirerek bu sıkıntılı süreci atlatabilir mi, atlatamaz mı? Kim ne derse desin ülkemiz dirayetli, ehliyet ve liyakat sahibi ekiple bu süreci çok daha rahat atlatacaktır. Ancak bunun için sabır, devlete ve millete güvenmek şarttır. Birlik beraberlik, kardeşlik duygusu ve sağduyu ile hareket etmek sıkıntılı sürecin atlatılmasana vesile olacak çözüm ilacıdır unutmayalım. Kardeşçe kucaklaşmak, sağ duyu ile hareket etmek, kırıp dökmemek ve bizi bir birimize düşman etmemek şartıyla… Bizim tutkalımız milli ve manevi ruhtur- beraberliktir bunu da biliyorsunuz?
Türkiye verimli toprakları, doğal yapısı yer altı ve yer üstü zenginliği ile kendine yetecek bir ekonomik yapıya sahiptir. Siz bu imkanı iyi kullanırsanız, sıkıntıyı çözer; beceriksiz kullanırsanız ve bir birinize düşerseniz sıkıntıyı ayyuka çıkarırsınız.
Gidişat bu: çözüm de: Akıl izan ve sağ duyu; milli duyguların dile gelmesi ve kardeşliğin korunması esası ile biz yarınların sıkıntısına çözüm bulabiliriz. İşte seçimin geçimin amacı- gayesi da bu.. Gerisi Türk insanına kalmış!..
Aramızda hırçın, intikamcı, öç alma duygusu taşıyanlar, ülkeyi bölüp parçalamak isteyenler var, Allah onlara bu fırsatı vermesin! Vermeyelim… Türkiye düşmanları, terör ve bölücü dostları, affedin hainler ve bölücü teröristler pusuda bekliyor, bu ihanete göz kırpmak Allah korusun ülkeyi böler parçalar; hiç birimiz böyle bir ihanete prim veremeyiz, vermemeliyiz. Türkiye Cumhuriyeti 2023 de çok daha güçlü olmalı ve geleceğe Türk damgasını vurmalıdır- vurmak zorundadır!.. Türk ve İslam dünyasının umudu olan bu düşünceye zarar vermek akla mantığa aykırıdır!