Uluslararası Öğrenci Topluluğunca düzenlenen programda, 26 Şubat 1992'de gerçekleşen Hocalı Soykırımı'nda şehit olan 613 soydaşımız yâd edildi.
OMÜ Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi (AKKM) Mavi Salon’da gerçekleşen programa OMÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Mehmet Ali Cengiz ve Prof. Dr. Mehmet Kuran, Azerbaycan Ankara Büyükelçiliği Eğitim Müşaviri Doç. Dr. Necibe Nesibova, Uzaktan Eğitim Merkezi (UZEM) Müdürü Prof. Dr. İzzet Akça, Mühendislik Fakültesi Öğr. Üyesi Prof. Dr. Azer Kasımzade, fakülte dekanları, çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.
Program; soykırımda şehit olan soydaşlarımızı anmak için 1 dakikalık saygı duruşu, ardından da İstiklal Marşı ve Azerbaycan Milli Marşlarının okunmasıyla başladı.
“Türk milleti olarak bu katliamı kınıyoruz”
Açılış konuşmasını yapan UZEM Müdürü Prof. Dr. İzzet Akça, “Bugün tarih sayfalarına kara yazı ile yazılmış Hocalı Katliamı’nın 27. yıl dönümünü anma nedeniyle toplanmış bulunuyoruz. Dağlık Karabağ Bölgesi’nde bulunan Hocalı’da yapılan bu katliam, insanlık dışı bir olaydır. Azerbaycan Türklerine karşı yapılan bu katliamın acılarını kardeş Türk Milleti olarak yüreğimizde hissediyor ve her zaman bu katliamı kınıyoruz. 26 Şubat 1992 tarihinde o soğuk gecede, binlerce Azerbaycan Türk’ü katledildi. Katledilen masum çocuk ve anneleri asla unutmadık, unutmayacağız. Bu katliamda hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.” şeklinde konuştu.
“Bütün Türk Milletine karşı yapılmış bir soykırımdır”
Hocalı katliamının tüm Türk Milletinin sorunu olduğunu dile getiren Mühendislik Fakültesi Öğr. Üyesi Prof. Dr. Azer Kasımzade ise, “Bugün Üniversitemizde Hocalı Anıtı’nın açılışı Türkiye’de bir ilktir. 1992 yılında Dağlık Karabağ Bölgesi’nde bulunan Hocalı Kasabası’nda 106’sı kadın, 63’ü çocuk olmak üzere toplam 613 Azeri sivil vatandaş Ermeni çeteleri ve Rus Ordusu’nun 366. Alayı ile birlikte katledilmiştir. Dünyada Çin’e bağlı Uygur Bölgesinde, Myanmar’da, Balkanlar’da, Türk Diplomatlarını katleden Asala Ermeni Örgütü gibi Türk Milletine karşı sürdürülen politikaların devamı olarak Hocalı Katliamı yapılmıştır. Bu olay bütün Türk Milletine karşı yapılmış bir soykırımdır ve hepimizin sorunudur. Hocalı katliamı Amerika’da, Meksika’da, Kolombiya’da ve dünyanın pek çok ülkesinin tarih sayfalarına kara leke olarak girmiş ve yaşananlar soykırım olarak kabul edilmiştir. Hocalı Katliamı’nda hayatını kaybeden aziz şehitlerimiz şahsında bütün Türk Milletleri uğruna şahadete ulaşanları rahmet, minnet ve saygıyla yâd ediyorum.” dedi.
“Çanakkale gibi Hocalı Katliamı da, bizler için aynı anlamda”
Anma programında düşüncelerini ifade eden OMÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Ali Cengiz de, “Öncelikle Hocalı Katliamında hayatını kaybeden şehitlerimizi rahmet ve sevgiyle anıyorum. Her zaman tek millet iki devlet diyoruz. Bizim için Çanakkale de, Hocalı Katliamı da, Srebrenitsa Katliamı da aynı anlamı ifade ediyor. Biliyorum ki Azerbaycan halkı da benimle aynı duyguyu paylaşıyor. Bu necip milletin tarihinde katliam olmadığını hepimiz biliyoruz. Fakat Türk milleti olarak katliamlarla suçlandığımız da kesin. Bunun temel sebebi siyasi ve başka güçlerin hedefleridir. Biz çalışkan ve başarılı olmadığımız sürece bu tür katliamların önünce geçemeyiz ve yapmadığımız katliamlardan da sorumlu tutuluruz. Eğer biz güçlü olursak, bu tür hadiselerin üstesinden gelebiliriz. Onun için biz yalnızca bilim üreten, ekonomiye değer üreten, katma değer üreten gençlerle gelişebiliriz.” sözlerine yer verdi.
“Hocalı Katliamı anlatılması ve anlaşılması zor bir vahşet”
Daha sonra söz alan Azerbaycan Ankara Büyükelçiliği Eğitim Müşaviri Doç. Dr. Necibe Nesibova ise “26 Şubat 1992 yılı Azerbaycan’ın kadim Türk toprağı olan Karabağ’ın Hocalı kentinde, Ermeniler tarafından yapılan katliamın ve şehitlerin 27’nci yıldönümünün anma toplantısına geldiğiniz için sizlere teşekkür ederim. Ayrıca halkımızın yaşadığı bu acıyı bizimle paylaştığı ve bu törene ev sahipliği yaptığı için Ondokuz Mayıs Üniversitesi’ne, temsil ettiğim Bakanlık ve Büyükelçilik adına ve saygılarımı sunarım. Türkiye ve Azerbaycan’ın bulunduğu coğrafya acılarla yoğrulmuş bir coğrafyadır. Bu coğrafyada pek çok acılar yaşandı, bu acıların belki de en büyüğü Hocalı Katliamı’dır. Hocalı, Ermeni milliyetçilerinin yüzyıllar boyunca Türk ve Azerbaycan halklarına karşı yaptığı soykırım ve etnik temizleme siyasetinin en kanlı sayfasıdır. Kendi acımasızlığına ve şiddetine göre ise insanlığa karşı işlenen büyük bir suçtur. Hocalı, bir kentin yeryüzünden silinmesi, içinde yaşayan kadın, çocuk, genç, yaşlı demeden topyekün saldırıya uğraması, kaçabilenlerin de soğuk ve karlı dağlarda ya donarak hayatını kaybetmesi ya da sakat kalması, kaçamayanların ağır silahlarla taranması, anlatılması ve anlaşılması son derece zor bir vahşet.” ifadelerini kullandı.
Hocalı Katliamının canlı şahitlerinden Gülnaz Abdullayevaya ve Mesude Veliyeva Altun da, o gün yaşananları anlatarak katliamın boyutunu detaylandırdılar.
Programın sonunda ise Prof. Dr. Mehmet Ali Cengiz, Doç. Dr. Necibe Nesibova’ya fidan sertifikası verdi. Nesibova ise OMÜ tarafından yaptırılan anıt ve gerçekleştirilen anma programı dolayısıyla büyükelçilik adına Cengiz’e teşekkür plaketi takdim etti.
Haber: Hüseyin ÖZKAN
Samsun Haber, Samsun Haberleri, Haber Samsun, Samsun, Haber, Son Dakika, Altinovagazete.com
Güncelleme Tarihi: 27 Şubat 2019, 10:05