Koronavirüslerin açık havada bulaşma ihtimalinin neredeyse yok denecek kadar az olduğu çok iyi biliniyor (1, 2, 3).
Virüsün kapalı ortamlarda yakın temasla bulaştığını, açık havada maske takmanın hiçbir faydası olmadığını tekrar tekrar hatırlatmanın âlemi yok.
Diğer taraftan açık hava aynı zamanda bedenen ve ruhen sağlıklı olmanın temel unsurları olan temiz hava, güneş ışını ve egzersiz demektir.
Bunun için de zaten kapanmaların götürüsünün getirisinden çok fazla olduğuna inanan biri olarak insanları hele de bu güneşli günlerde evlerine hapsetmenin halk sağlığı bakımından zararlı olduğuna inanıyorum.
“Urban park usage during the Coivd-19 pandemic” başlıklı araştırmada da parkların koronavirüs yayılmasına olan etkileri incelendi (4).
Araştırma ekibi tarafından, düşük ve yüksek sosyal kırılganlığı ve düşük, orta ve yüksek nüfus yoğunluğunu temsil etmek üzere seçilen 22 farklı parkta kullanımı gözlemlemek için kırk üç bilim adamı görevlendirildi.
Parkların koronavirüs yayılmasına katkıda bulunabileceği yönündeki spekülasyonlara rağmen, bitişik posta kodlarında doğrulanmış KOVİD vakalarının sayısı ile park kullanıcılarının sayısı arasında güçlü bir ilişki bulunmadı.
Sosyal güvenlik zaafı yüksek olan mahalleler, önemli ölçüde daha fazla KOVİD vakası ile ilişkilendirildi.
Ek olarak, yüksek ve düşük güvenlik zaafı olan mahallelerdeki parklar arasında park kullanıcı sayısı bakımından anlamlı bir fark tespit edilmedi.
Park kullanıcılarının sayısı, her iki şehirde de nüfus yoğunluğu ile önemli ölçüde arttı, ancak kullanım parka göre büyük farklılıklar gösterdi.
Hem yüksek kırılganlık hem de yüksek yoğunluklu mahallelerdeki parklarda erkekler kadınlardan daha sık bulunuyordu.
Bu anlık görüntü çalışması, salgın sırasında parkları kapatmayı destekleyen hiçbir delil ortaya koyamadı.
Gelelim neticeye
İnsanlar şu pandemi günlerinde evlerinden dışarı çıkmaya; parklarda, korularda, sahillerde, açık havada yürümeye, egzersiz yapmaya ve güneşlenmeye -elbette fiziki mesafeye dikkat etmeleri uyarısıyla- teşvik edilmelidir.
İnsanların binlerce senelik davranışlarını, bilimsel bir araştırmanın da desteklemesi insanı bir başka mutlu ediyor.
Dilerim WHO, FDA, CDC gibi bilim kurumları da bir an önce açık havaya “acil kullanım müsaadesi” verirler de insanlar gönül rahatlığı ile açık havaya çıkarlar.
Bilimsel araştırmalar olmasa, pandemi vesilesiyle bilimin müsaadesi olmadan kıllarını bile kıpırdatmaya korkar hale gelen insanlara sağlıklı yaşamanın ne demek olduğunu, neler yapılması gerektiğini anlatmak mümkün olmayacak âdeta.
Yaşasın bilim!
Kaynaklar:
2. https://ahmetrasimkucukusta.com/2021/03/05/etibba-diyor-ki/acik-havada-maske-takmak-gereksizdir/
4. https://www.worldscientific.com/doi/10.1142/S2345737621500081