Allah baki ve diri olduğu için gören ve işiten olduğu için ölüler de hem işitir hem dirilir…yaratılan aynadır görüntüyü ayna seçmez…Allah dilediğinde ölüler de hem dirilir hem işitir…
İsrafil sura üfürecek ölülerde duyacak diyor Kur’an…
Evet sura üflenecek…“Ve sûra üflenmiştir. Göklerde kim var, yerde kim varsa çarpılıp yıkılmıştır. Ancak Allah’ın dilediği müstesna. Sonra ona bir daha üflenmiştir. Bu defa da hep onlar kalkmışlar bakıyorlardır.”(zümer/68)
«İki Üfürme Arası Kırk…dır.»
Bunun üzerine Ebû Hüreyre (R.A.)den soruldu :
— Kırk gün müdür?
— Bilmiyorum, dedi.
— Kırk yıl mıdır?
— Bilmiyorum, dedi.
— Kırk ay mıdır?
— Bilmiyorum, dedi.
«Artık insanın her yanı çürüyüp ufalanacak, ancak kuyruk sokumundaki (küçücük bilyamsı) kemik çürümeyecektir. İnsanlar o kemikten oluşup meydana gelecek.» (Buharî/tefsîr: 3/39)
İşittiren Allahtır…İşitmenin kaynağı Allahtır…yaratılan Allahtan bağımsız değiller ölseler de bağımsız değiller…
O halde sen Allah’a güvenip dayan. Çünkü sen apaçık hakikat üzeresin./Bil ki sen ölülere işittiremezsin, arkalarını dönüp giderlerken sağırlara da çağrıyı duyuramazsın./Sen körleri yanlış yoldan doğruya yönlendiremezsin. Sen (çağrını) ancak âyetlerimize inanıp teslim olanlara duyurabilirsin.(Neml/79-81)
Allahtan yaratılan hiç bir zaman bağımsız olmayacak….Öldü kutuldu yok…dünya cennet ve cehenemden bağımsız değil…dünyadan kurtuldu de…Ölü de Allahtan bağımsız değil…
Eslamü aleyküm ya ehl-i gubur diyelim mi…de ölü duymaz diyor bazı ilahiyatçılar…ama Kur’an siz onlara ölü demeyin”diyor…Allah hep haydır dilediğine hayatı bahşeder ölse de…Mümkün değil deme …dilemez bunu de ama neden dilemesin…Şehitler ölü mü…ölüm yok olmak değil .var olan ise aynadır esma onda görülür…
Dinimizde mezar ve mezarlık ziyareti teşvik ve tavsiye edilmiştir. Zira mezar ziyareti yapanların ibret almalarını, ders çıkarmalarını sağlar.
Mezarlığa gelindiğinde içeri girerken selam vermek güzeldir. İnsanlara nasıl selam veriliylorsa, mezarlığa girerken de aynı selam verilir. Şöyle de denilebilir “Esselamu aleyküm ya ehlel kubur -Ey mezarlık ehli, Allah’ın selamı üzerinize olsun-”
Mezar ziyareti var mezar ziyareti var…amaç güzel değilse yani amaç cifeyse eylem de cifeleşir…Mezarlıkta kendini parçalar tarzda ve yüksek sesle ağlanmamalıdır, ağıt yakılmamalıdır, saçlar yolunmamalıdır.
Doktora hastalıkla ilgili sırlar malum olur …kan tahlili rontgen gibi işlemler ve gerekli aletler sayesinde sırlar malum olur…Öyleyse şafi ismi gereği doktora sırları veren Allah HADİ ismi gereği…bazı sırları hadiliğe hadim kuluna verir verir ki işi kolaylaşsın…yani görevli kuluna Allah görevinde başarı için destek verir…yani ehil olana hak edene kabirler de konuşur…sırlarını dökerler…kabir de aynadır bağımsız değil Allahtan…Allah izin verirse kabirler de konuşur ehil olanlarla…Allaha gizli yok…Allah da dilediğine o mezarda yatanla ilgili gizlileri sunar…mı sunar…Olmaz böyle şey deme…olur.Hakim ismi de bunu gerektirir…diğer esmaları da…Bu varlık esmanın aynasıdır görüntü aynanın hüneri değil esmanın etkisidir…esmanın nurunun etkisidir…
Evet…Telkin, kabre konan ölüye, sorgu meleklerine vereceği cevabı öğretmek veya anımsatmak yani bir çeşit kopya vermek demek mi…Hayır…Mağfiret duasıdır…mağfiret dileyen önce duasının kabulü için imanını tazeler…duaların kabulü imanlı insanların duası kabul görür…duadan önce iman tazelenmeli…ihlaslı olunmalı…mezarın başında ki telkin kopya vermek değil…ama “Ölü duymaz sözü de koca bir yalan…Ölüler de duyar…Allah Semi’dir…dilerse Allah Ölüye duyuracak güçtedir…ölü de aynadır çünkü aynaya kısa bir süre dirilik verir ve duyurur…vermez deme..”siz onu lü sanmayın “diyor Kur’an eksik ilimlisiniz…diyor Kur’an…yani şehidler ölmez…surdan önce dirilme yok da deme…Kesin bir bilgi yok hikmeti gerektirirse kısa süreli dirilmeler olabilir…ama surdan sonraki dirilmede süre yok …arızalı ampül bile zaman zaman yanıp sönüyor…Sen arızalı hiç işe yaramaz dersin ama kesin mi bilgin…
Peygamber, cenazeyi defnettikten sonra hemen dönmeyip orada bulunanlara, “Kardeşiniz için Allah’tan mağfiret isteyiniz, güzel temkin talep ediniz. O şimdi sual görmektedir” buyurdu
Evet… cenaze defnedilince birinin, başında durup “Ey falan kadının oğlu falan” şeklindeki telkin uygulamasından sorulan Ahmed ibn Hanbel “Şamlılardan başka kimsenin böyle yaptığını görmedim” demiştir…
Ölü duymaz diyen deme…Allah Semi’dir…ölüye bile işittirir gücü her şeye yeter…ama telkin geleneğini eleştirirsen eleştir…tartışmalı bir konudur çünkü Bit’atte olsa güzel bir bitattir en azından imamlar iman tazelemeyi camilerden kaldırdılar mezar başında yapmış oluyorlar…