Diamond ve Ravnskov adlı iki uzman tarafından kaleme alınan bir makalede, kolesterol düşürücü ilaçların (statinler) istatistik aldatmalarla “mucize ilaçlarmış gibi” sunuldukları bildirildi (1).
Expert Review of Clinical Pharmacology isimli dergide yayınlanan makaleye göre, statinlerin “mutlak faydası “ sadece yüzde 1!
Bu, ilacı kullanan her 100 kişiden sadece birinin kalp krizlerinden korunduğu manasına geliyor fakat topluma ilacın yüzde 30-50 olan “nispi faydası” açıklanıyor.
Uzmanlar şu görüşleri dile getiriyorlar:
“Mesela Jupiter araştırmasında, koroner olaylardaki azalmalar yüzde 1’ in de altında olmasına rağmen kalp krizlerinin statinlerle yüzde 54 önlendiği bildiriliyor.
Sonuçları mükemmel olduğu ileri sürülerek zamanından önce bitirilen ASCOT-LLA çalışmasında kalp krizi ve ölümler plasebo grubunda yüzde 3, statin grubunda ise yüzde 1.9 idi.
Buna göre statinlerin mutlak faydası sadece yüzde 1.1 olmasına karşılık araştırma dünyaya ilaçların kalp krizlerini yüzde 36 azalttığı şeklinde duyuruldu.
İlacın etkinliği bu şekilde “şişirilirken”, yan etkileri de çok azmış gibi gösterilerek halk ve sağlık camiası kandırıldı”.
Uzmanlar, statinlerin yan etkilerinin medya ve bilimsel konferanslarda bildirilenden daha sık ve kanser, katarakt, diyabet, hafıza bozuklukları ve kas-iskelet hasarının ilacın faydasından çok daha fazla olduğunun altını çiziyorlar.
Statinler kanser riskini artırıyor
Makalede öne çıkan iddialar şunlar:
BİR: Düşük kolesterol seviyeleri sıklıkla artmış kanser riski ile beraberdir.
İKİ: Statin çalışmalarının çoğu 2-5 sene arasında bitirilmiştir ve bu süre kanser gelişimi için çok kısadır.
Buna rağmen statin kullanan hastalarda kanser ensidansı daha yüksektir ve uzun vadeli bir araştırmada 10 senden daha uzun süre statin kullanan kadınlarda meme kanseri görülme oranının arttığı ortaya çıkmıştır.
ÜÇ: Sigaranın bırakılması, kilo kontrolü, egzersiz ve stresin azaltılması gibi sağlıklı yaşama unsurları kardiyo-vasküler riskleri daha fazla azaltır.
DÖRT: Düşük karbonhidratlı diyet özellikle diyabetli hastalarda tüm risk faktörlerini normalleştirir.
Uzmanlar makalelerini “Halka, uzun yaşamaları ve kalp krizi geçirmemeleri için statin içmeleri konusunda çağrılar yapılıyor fakat statinlerin kalp-damar hastalıklarını önlemedeki faydası çok az, yan etkileri ise genel olarak bilinenden çok daha fazla” sözleriyle tamamlıyorlar.
Gelelim neticeye
Ben de statin meftunlarına şunları tekrar hatırlatmak istiyorum:
BİR: Göklere çıkarılan, mucize diye sunulan kolesterol düşürücü ilaçların mutlak etkinliği, “endüstri desteğinde yapılan çalışmalarda bile” yüzde 1’ dir.
Sizi “nispi etkinlik” yalanı ile uyutuyorlar!
İKİ: Statinlerin içlerinde diyabet, hafıza kayı, iktidarsızlık, kas hasarı başta olmak üzere sayısız yan etkisinin görülme oranı yüzde 10’ un çok daha üzerindedir.
Sizi bu sefer de tam aksine “mutlak zarar” yalanı ile uyutuyorlar.
ÜÇ: Uyanın artık, yeter!