Mikroplastiklere sadece birkaç gün maruz kalmanın bile insan akciğer hücrelerinin metabolizmasını ve büyümesini yavaşlattığı, şeklini değiştirdiği ve hücreler arasında boşlukların oluşmasına yol açtığı gösterildi.
Bu da, özellikle akciğer hastalığı olanlarda mikroplastiklerin insan sağlığı üzerindeki uzun vadeli etkileri hakkında soru işaretleri uyandırıyor.
Dayanıklı olduğu için tercih edilen polistiren çevrede de bozulmadan kalıyor, içinde bulunduğu ürünlerden toprağa ve havaya karışıyor.
Araştırma, tek kullanımlık çatal bıçak takımı, paket kutuları ve test tüpleri veya petri kapları gibi tıbbi malzemelerde bulunan polistiren üzerinde yapıldı.
Bir petri kabındaki akciğer hücreleri, çevrede yaygın olarak bulunan seviyelerde 1-10 mikron büyüklüğündeki polistirene maruz bırakıldıktan birkaç gün sonra hücredeki metabolik olayların ve hücre büyümesinin yavaşladığı, hücre çoğalmasının baskılandığı, hücrelerin şeklinin bozulduğu ve matlaştığı görüldü.
Mikroplastik parçacıkların hücreler tarafından alındığını ve hücredeki çekirdek çevresinde bir halka oluşturdukları da tespit edildi.
Bu bulgular, mikroplastiklerin özellikle astım, KOAH, akciğer sertleşmesi ve kanser gibi hastalıkları olanlar için ciddi riskler yaratabileceğini düşündürüyor.
Gelelim neticeye
Plastikler de tıpkı maskeler gibi modern hayatın uzak kalınması mümkün olmayan ürünlerinden biri olup çıktı başımıza.
Tabii ki bunların sağladığı birçok avantajlar var ve vazgeçilmeleri mümkün görünmüyor.
Her nimetin bir külfeti olduğunu biliyoruz, Allah sonumuzu hayretsin.
Kaynak: https://pubs.acs.org/doi/10.1021/acs.chemrestox.0c00486