Ağustos ayında Türk ordusunun başarısı olarak tarihe altın harflerle şanla, şerefle yazılan nice destanlar vardır. 30 Ağustos Zafer Bayramı da dahil olmak üzere bu şanlı zaferleri bir kez daha yad etmek isteriz. Başta komutanları olmak üzere tüm isimsiz kahramanlarımızı, Şehit ve gazilerimizi Rahmetle, minnetle yad ediyoruz. Huzur içinde uyusunlar, mekanları da cennet olsun!
Türk tarihinde “zaferle taçlanan ay” olarak bilinen Ağustos ayında kazanılan ilk başarı, 26 Ağustos 1071 Malazgirt zaferi olmuştur. Malazgirt, 26 Ağustos 1071’de Muş’ta bulunan Malazgirt Ovası’nda Selçuklu Sultanı Alparslan ve Doğu Roma İmparatoru Romen Diyojen arasında gerçekleşmiş bu zaferle Anadolu’nun kapıları Türklere açılmıştır.
Ağustos ayındaki bir önemli zafer de 11 Ağustos 1473’te Otlukbeli’nde, dönemin en büyük iki Türk imparatorluğun ordusuyla, iki büyük hükümdarının karşı karşıya geldiği “Otlukbeli Savaşı” sonrasında kazanılan zaferdi. Otlukbeli Savaşı, Anadolu’da, Erzincan’ın Tercan Ovası’nda “Otlukbeli” denilen yerde, Osmanlı Padişahı Fatih Sultan Mehmet Hanı’in komuta ettiği Osmanlı ordusuyla Akkoyunlu İmparatoru Uzun Hasan’ın komuta ettiği Akkoyunlu ordusu arasında yapıldı.
Van’ın 90 kilometre kuzey doğusundaki Çaldıran Ovası’nda, 23 Ağustos 1514’te yapılan ve her ikisi de Türk olan Osmanlı ve Safevi devletleri arasındaki Çaldıran Savaşı ise döneminde Osmanlı devletinin kaderini tayin eden bir savaş olarak tarihe geçti Çaldıran Savaşı….
Anadolu birliği yolunda atılmış önemli bir hamle olan bu savaş, Türk askeri ve Türk komutanının kahramanlık, üstün zeka ve cesaret eseri olarak büyük bir zaferle sonuçlandı.
İki yıl sonra ağustosta yeni bir zaferin daha gerçekleşti. 24 Ağustos 1516’da, Yavuz Sultan Selim’in başında bulunduğu Osmanlı Devleti ile Memlük Devleti arasında, Halep şehrinin kuzeyinde gerçekleşen Mercidabık Savaşı’nda büyük bir zafer kazanıldı.
Ağustos ayı ayrıca önemli fetihlere de tanıklık etti. Orta Avrupa’nın belkemiği durumundaki Belgrad, Sırplara ait iken Türklere karşı savunulamadığı için Macarlara terk edilmişti. İkinci Murad’ın ve Fatih Sultan Mehmet’in ayrı ayrı gerçekleştirdikleri iki kuşatmaya rağmen Belgrad’ın fethi 1521 yılında Kanuni’ye nasip oldu.
Bu fetihten 5 yıl sonra 29 Ağustos 1526’da tarihin sayfalarına yeni bir zafer daha eklendi. Osmanlı Devleti’nin 10. Padişahı 1. Süleyman’ın başkomutanı olduğu Osmanlı ordusuyla, Macaristan Kralı 2. Layoş komutasındaki Macar ordusu arasında, bugüne kadar yapılmış en büyük savaş olan Mohaç Savaşı gerçekleşti.
Osmanlı ordusu, Kanuni Sultan Süleyman’ın emir ve komutasında, birliklerini Macaristan’a doğru yöneltti. İki ordu Mohaç Meydanı’nda karşı karşıya geldi ve savaşı, iki saat gibi kısa sürede Osmanlı ordusu kazandı.
Kıbrıs’ın fethi de ağustosta gerçekleşen zaferlerden biri olarak tarihte yerini aldı. Venediklilerin elindeki Doğu Akdeniz’in en büyük adası olan Kıbrıs, Osmanlılar için coğrafi konumu itibarıyla önem arz ediyordu. Bunun üzerine 1 Ağustos 1571 tarihinde, 2. Selim tarafından fethi istenen Kıbrıs, Lala Mustafa Paşa tarafından fethedildi.
Ve Sakarya Meydan Muharebesi: Kurtuluş Savaşı’nın dönüm noktası, Türk ordusunun Yunan ordusu ile Sakarya boylarında yaptığı meydan savaşı olan Sakarya Meydan Muharebesi de yine 23 Ağustos’ta başladı. Bu tarihten itibaren gece gündüz aralıksız süren savaşta, Mustafa Kemal Paşa, yeni bir savaş stratejisi uygulayarak ordularına, “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh ki, bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı, vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz.” emrini verdi.
Büyük Taarruz’la düşmanı tamamen yok etmek için hazırlıklar başladı ve 1922 yılı Ağustos ayına kadar sürdü. Gazi Mustafa Kemal’in başkomutanlığını yaptığı ordu, 26 Ağustos 1922’de düşmanla savaştı. 30 Ağustos’a kadar çembere alınan düşman kuvvetleri, Dumlupınar’da aldığı darbe sonucu kaçmaya başladı. Bunun üzerine Mustafa Kemal Paşa, “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!” emrini verdi. Böylelikle, Yunan ordusu İzmir’e kadar takip edildi ve 9 Eylül 1922 tarihinde ise İzmir’de denize döküldü. Zaferler ayı ve “30 Ağustos Zafer Bayramı Kutlu Olsun!” Şehit ve şühedaya da selam olsun! Ruhları şad, Mekanları da cennet olsun!