"Adam mı bulamadılar da PKK'lıları listelerine koydular"

- İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: (1) "325 PKK'lıyı, HDP'liyi kendi listelerinden Cumhuriyet Halk Partisi, İYİ Parti ve Saadet Partisi, tanımazlar, bilmezler, bunları belediye ve il genel meclis üyesi adayı yaptılar. Bunlar kimler? PKK'ya patlayıcı taşıyanlar. Uyuşturucu üretip, parasını PKK'ya gönderenler. 13-14 yaşlarındaki kızları dağa götürmek için sevk merkezi gibi çalışanlar. Adam mı bulamadılar da bu PKK'lıları Saadet Partisi'nin listesine, İYİ Parti'nin listesine, Cumhuriyet Halk Partisi'nin listesine koydular" - "Cumhurbaşkanımızın da hükümetimizin de bana verdiği görev, İçişleri Bakanı olarak olaylar olmadan, vatandaşımız, ülkemiz bir tehditle karşı karşıya kalmadan önce ona müdahale etmektir. Vatandaşımıza bir fitne, bir bela, musibet oluşturuyorsa benim görevim onu seyretmek değildir. Onu engellemek, önünü alabilmek ve vatandaşımızı böyle bir tehditten muhafaza etmeyi sağlayabilmektir"

TOKAT (AA) - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "325 PKK'lıyı HDP'liyi kendi listelerinden Cumhuriyet Halk Partisi, İYİ Parti ve Saadet Partisi, tanımazlar, bilmezler, bunları belediye ve il genel meclis üyesi adayı yaptılar. Bunlar kimler? PKK'ya patlayıcı taşıyanlar. Uyuşturucu üretip, parasını PKK'ya gönderenler. 13-14 yaşlarındaki kızları dağa götürmek için sevk merkezi gibi çalışanlar. Adam mı bulamadılar da bu PKK'lıları Saadet Partisi'nin listesine, İYİ Parti'nin listesine, Cumhuriyet Halk Partisi'nin listesine koydular." dedi.

Soylu, partisince Zile İstasyon Caddesi'nde düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, Türkiye'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın büyük bir devrim gerçekleştirdiğini söyledi.

Türkiye'nin her yerine hizmet götürüldüğünü, batısına ne yapıldıysa Doğu ve Güneydoğu'da da aynı hizmetlerin gerçekleştirildiğini vurgulayan Soylu, "Doğu ve Güneydoğu'nun makus talihi yenilmez.' derlerdi. Okul yok, hastane yok, havalimanı yok... Ben Doğu ve Güneydoğu'ya çok giden kardeşlerinizden bir tanesiyim. Şimdi okul var, öğretmen var, hastane var, doktor var, her ilde üniversite var, her ilde otoyollar, otobanlar, bölünmüş yollar var. Her ilde neredeyse havalimanı var. Mezralara kadar sıcak asfalt var." ifadelerini kullandı.

Yapılan hizmetlerle terörün elinden istismar ettiği şeylerden birinin alındığını anlatan Soylu, şöyle devam etti:

"Doğu'nun ve Güneydoğu'nun makus talihi yenildi. Bu, Türkiye'de büyük bir devrimdir. Pek anlatmıyoruz ama bugün oralarda inanın gülistan bahçesi var. Şimdi oraları karıştırmaya çalışıyorlar, biliyor musunuz? Kaseti tekrar başa sarmaya çalışıyorlar. 325 PKK'lıyı HDP'liyi kendi listelerinden Cumhuriyet Halk Partisi, İYİ Parti ve Saadet Partisi, tanımazlar, bilmezler, bunları belediye ve il genel meclis üyesi adayı yaptılar. Bunlar kimler? PKK'ya patlayıcı taşıyanlar. Uyuşturucu üretip, parasını PKK'ya gönderenler. 13-14 yaşlarındaki kızları dağa götürmek için sevk merkezi gibi çalışanlar. Haraç toplayanlar. Bunlar kimler? Karakola molotofkokteyli atanlar. Apo için ölüm orucuna yatanlar. Adam mı bulamadılar da bu PKK'lıları Saadet Partisi'nin listesine, İYİ Parti'nin listesine, Cumhuriyet Halk Partisi'nin listesine koydular."

Bakan Soylu, HDP ile belediye, il genel meclis üyeleri, belediye başkan yardımcılığı pazarlıkları yapıldığının ortaya çıktığını anlatarak, "Doğu ve Güneydoğu'da PKK'nın partisi HDP'ye oy verilecek. Van'da da CHP'ye, Saadet Partisi'ne, İYİ Parti'ye oy verilecek. Açık açık söylüyorlar zaten, bir endişeleri yok. Geçen akşam televizyonda açıkladım. Manisa Turgutlu'da CHP, HDP yöneticileri bir araya geliyor, protokol yapıyorlar. Şu sıra bana, şu sıra sana." diye konuştu.

"Kürdistan'da biz kazanacağız" diye konuştuklarını aktaran Soylu, "Kürdistan diye bir yer var mı? Var da biz mi bilmiyoruz? Peki siz 'Hayır' diyorsunuz. Tayyip Erdoğan 'Hayır' diyor. Devlet Bahçeli 'Hayır' diyor. Biz 'Hayır' diyoruz. 'Kürdistan neresidir?' diyoruz. Peki Kılıçdaroğlu'ndan şöyle bir söz duydunuz mu? Bir CHP'liden şöyle bir söz duydunuz mu bugüne kadar? Sezai Temelli, ey ahmak, edepsiz adam. O 'Kürdistan' denilen lafı senin ağzının içerisine koyarım ben. Bir daha o sözü söyleyemezsin diye tıkarım o sözü ağzına." değerlendirmesinde bulundu.

- "Şehit Necmettin, Aybüke öğretmene ne anlatırız?"

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'i de eleştiren Soylu, Akşener'in siyasete "baş" olarak girip "kuyruk" olduğunu söyledi.

Süleyman Soylu, "İYİ Parti Başkanı, çakma milliyetçi Meral Akşener'den, 'Kürdistan neresiymiş ey edepsiz' diye bir söz duydunuz mu? Peki rahmetli Necmettin Erbakan'ın Milli Görüş'ünü 24 Haziran'da iki milletvekili kazanmak, Meclise sokmak için PKK'ya yaslayan, onun ayağına giden Temel Karamollaoğlu'ndan böyle bir söz duydunuz mu?" dedi.

Soylu, 300 farklı yerde terörle mücadele edildiğini, Doğu ve Güneydoğu'ya huzur geldiğini vurgulayarak, "Şimdi bize diyorlar ki, 'Doğu ve Güneydoğu'ya huzuru getirdiniz. PKK'yı bitirdiniz, şimdi bunun intikamını sizden almak istiyoruz. Şehirlerinize, büyük şehirlerinize sızalım da görün bakalım.' diyorlar. Şehit Necmettin öğretmene, oradaki çocukları aydınlatmak, doğruyu anlatmak için giden Aybüke öğretmene, Bedirhan'a ne anlatırız? Eşi ölüp 6 aylık çocuğu kundakta kalan şehit eşine biz ne anlatırız?" diye konuştu.

Memleketin bir tane olduğunu, vatana göz dikenin gözünü oyacaklarını vurgulayan Soylu, şunları kaydetti:

"Kusura bakmayın, ben yangın söndürmeci falan değilim, itfaiyeci de değilim. Olayların üzerine gideriz, engellemeye çalışırız. Cumhurbaşkanımızın da hükümetimizin de bana verdiği görev, İçişleri Bakanı olarak olaylar olmadan, vatandaşımız, ülkemiz bir tehditle karşı karşıya kalmadan önce ona müdahale etmektir. Vatandaşımıza bir fitne, bir bela, musibet oluşturuyorsa benim görevim onu seyretmek değildir. Onu engellemek, önünü alabilmek ve vatandaşımızı böyle bir tehditten muhafaza etmeyi sağlayabilmektir. Yoksa olay olduktan sonra bir kova suyu herkes alır, yangının üzerine döker. Bizim görevimiz o değil."

Bakan Soylu, sadece Hakkari'ye İçişleri Bakanlığı döneminde 30 defa gittiğine dikkati çekerek, şöyle dedi:

"Ben oraya turistik ziyarete gitmedim. Bilmenizi istiyorum. Gitmemizin sebebi şu, orada bir taraftan terörle mücadele mücadele eden arkadaşlarımızla birlikte olmak, stratejisini belirlemek. İkinci bir sebebi var, biliyor musunuz? O küçük çocuklara, evlatlara, 'Siz ümitsiz değilsiniz, çaresiz değilsiniz. Merak etmeyin, sizi bundan sonra kimse dağa getiremeyecek. Biz sizi doktor, öğretmen, mühendis, hemşire yapacağız. Ananıza, babanıza, ülkemize, milletimize hayırlı bir evlat olmanız için önünüze açacağız. Hiç merak etmeyin.' demek içindir."

(Sürecek)


YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER