PLANLI ÇALIŞMA NASIL YAPILIR?

Geçen yazımda planlı çalışmanın yararları ve plan yaparken nelere dikkat etmeniz gerektiği üzerinde durduk. Şimdiki yazımda ise çalışma planı nasıl yapılır? Sorusuna cevap bulacağız.

Herhangi bir amacımıza ulaşmak için plan yapmalıyız. Hedefe ulaşmak için adım adım bu planı uygulamamız gerekir.  

Ders çalışmaya başlayabilme davranışı “karar vermeyi” gerektirir. Karar vermek yetmez, verdiğin kararı hemen uygulamaya koymak gerekir.

Öğrencilerimize durmadan dinlenmeden çalışın demiyorum. Elbette dinleneceksiniz, arkadaşlarınızla birlikte olacaksınız, sosyalleşeceksiniz, kitap okuyacaksınız, uyuyacak ve eğleneceksiniz.

Şunu da önemle belirtmek isterim ki, yeterince uykuya, dinlenmeye, rahatlatıcı, keyif verici etkinliklere zaman ayırmadan çalışmaya gereğinden fazla zaman ayırmak, bir süre sonra bıkkınlığa neden olabilir. Bu nedenle asıl dikkat edilmesi gereken şey, çalışmaya çok fazla yer verip, bunun bir bölümünü verimsiz geçirmek yerine, çalışma sürelerini en verimli şekilde kullanma yollarını bilmektir. Bu durum da, çalışma için daha az süre yeterli olur.

Programlı bir çalışmanın temelinde yatan en önemli unsur “zaman yönetimi” dir. Başarıda ulaşılmak istenen hedefe giden yolun ‘zamanla ilgili planlaması’ son derece önemlidir.

Aslında her öğrenci için zaman aynıdır. Her öğrenci için bir gün 24 saat, bir hafta 7 gündür.

Sınava ne kadar süre kaldığı, bu sürenin nasıl kullanılacağı, başarının temel taşlarıdır. Önemli olan bu zamanı, belirlediğimiz hedefler ve öncelikler doğrultusunda kullanmamızdır.

Belirlediğimiz amaçlara ulaşabilmemiz için günlük faaliyetlerimizi “öncelik sırasına” almamız gerekir.

Bir gün içinde yapılabilecek faaliyetleri alt alta yazalım.

1.TV seyretmek,

2.Arkadaşlarla buluşmak,

3.Ders çalışmak,

4.Müzik dinlemek,

5.Yemek,

6.Uyku,

Şimdi de her faaliyetin önem derecesini belirleyelim.

A.En yüksek öncelik (önem) derecesine sahip (olmazsa olmaz grubu)

B.Orta derecede öneme sahip (olmalı grubu)

C.Düşük önem (öncelik) derecesine sahip (olsa da olur olmazsa da grubu)

  • TV seyretmek,
  • Arkadaşlarla buluşmak,
  • Müzik dinlemek,
  • Yemek,
  • Uyku,
  • Ders çalışmak.

Planlama yapabilmemiz için kuralımızA grubu faaliyetleri bitmeden B; B grubu faaliyetleri bitmeden, C grubu faaliyetlerine geçmemek.

Bizler programlı çalışarak daha önce belirlediğimiz önceliklere göre hareket etmiş oluruz.

Böylece ilk önce sosyal faaliyetlere evet, ders çalışmaya hayır demek yerine; ders çalışmaya evet demeyi, sosyal faaliyetleri de kendinize ödül olarak kabul edin ve kendinizi sosyal faaliyetler ödüllendirin.

Çalışma programı, zamanımızı kontrol altına almamız konusunda bize yardım ederken, aynı zamanda “hangi dersin hangi konusundan” çalışmaya başlayacağımızı da tespit eder.

Programı derslere verdiğimiz önemli bir randevu gibi düşünebilir, çalışmaya daha kolay başlayabiliriz. Programımızı oluştururken dikkat edeceğimiz noktalar arasında konuları bilme oranımız ve amacımıza göre hangi konulara öncelik vereceğimizin belirlenmesi gerekir. Plan yaparken “Ders Çalışacağım” demek yeterli olmayacaktır. Hangi derse ve o dersin hangi konusuna çalışacağını açıkça belirtmen gerekir. “Ben bugün Matematik dersinin sayılar konusunu çalışacağım.” Demeniz gerekir. Böyle yaptığında, daha sağlıklı bir yol izlemiş olacaksın.

Çalışma programı denince aklımıza gelen şey “tekrar programı” olmalıdır. Sadece belirli saatlerde derse oturulan, belirli saatlerde mola alınan bir çizelge akla gelmemelidir. Ders tekrarı, o gün okulda işlenen konulara kısaca göz gezdirilen, bir ders için en fazla 10 dakika sürmesi gereken bir yöntemdir. Programımız günlük tekrarı mutlaka içermelidir. Unutmayın ki öğrendiklerimizin %40’ını ilk 20 dakikada, % 55’ini 1 saatte, %65’ini 9 saatte, %80’ini 24 saatte unuturuz.

Programımız günlük ya da haftalık olarak düşünülmeli, her programın bir amacının olması sağlanmalıdır.

Programlı çalışma size bir pusula görevi görecek ve hedefinize ulaşmada size yardım edecektir. 

Günlük çalışma programı,

  • O gün öğrenilen konuların tekrarı ve test çözümü,
  • Ödevlerin tamamlanması,
  • Bir gün sonra işlenecek konuların ön hazırlığını içermelidir.

Öyleyse; Program 

  • Zamanı etkin şekilde kullanmanızı,
  • Neye, nereden başlayacağınıza karar vermenizi,
  • Bilgilerinizi ne kadar özümsediğinizi görmenizi,
  • Ne zaman dinlenip, ne zaman çalışacağınıza karar vermenizi,
  • Geleceğinize bir adım daha yaklaşmanızı kolaylaştıran çok önemli bir araçtır.

            Çalışma planını yapın. Yaptığınız planı hemen bu gün uygulamaya başlayın.

Yaptığınız planda, ders çalışma saatinde uykunuz da geldi ne yapacaksınız?

Böyle bir durum olduğunda hemen rahmetli eniştem Veteriner Hekim Azmi Erduran’ın sözü aklıma gelir. Rahmetli derdi ki, “uykusuzluktan hiç kimse ölmemiştir.” Bu söz lise yıllarımda çok hoşuma gitti. Beğendim ve odamın duvarına astım. Ders çalışırken ne zaman uykum gelse gözüm bu söze takılıyor ve ders çalışmaya daha bir azimle çalışmaya devam ediyordum. Faydasını gördüm. Siz de bu sözü duvarımızdaki panoya asın.

Sınav döneminde birkaç gün uykusuz kalabilirsiniz. Uykunuz gelince odanın penceresini açın, temiz hava soluyun. Kalkın evde dolaşın ve yüzünüzü yıkayın. Ve tekrar derse dönün.

Gençler, plan yaparsanız ve yaptığınız planı hemen uygularsanız, siz mutlaka başarılı olacaksınız.

Size güveniyorum.

Siz başarırsınız. Başarılarınızın devamını dilerim.

Namık Kemal YILDIZ

YORUM EKLE
YORUMLAR
Muhterem Kaya
Muhterem Kaya - 6 yıl Önce

Tebrikler.Kalemine kuvvet

Kemalettin ALTUN
Kemalettin ALTUN - 6 yıl Önce

Namık Kemal Hocam,
Çocuğuma ders çalış çalış diye diye dilimde tüy bitti.
Nasıl ders çalışılacağını yazmışşsın ne güzel...
Yazınızı kendim okudum hanıma okuttum. Kızıma da okuttum bak böyle çalış dedim.
İnşAllah kızım başarılı olur...
saygılarımla

Firuze MUHAMMADİ
Firuze MUHAMMADİ - 6 yıl Önce

Namık Kemal Hocam,
Yazınız tam haftasına denk geldi.
Tam da Vize sınavlarına hazırlanıyordum.
Afganistan'dan Yüksek Lisans eğitimi için Türkiye'ye geldim...
Sayenizde...
Babamların da sizlere selam ve ihtiramları var.

Hasan H. KÖKEN
Hasan H. KÖKEN - 6 yıl Önce

Yönlendirici, etkileyici harika bir yazı...