Perakendeciler, tanzim satış uygulamasının uzun sürmesi durumunda büyük zarar göreceklerini belirterek, sistemin bir an önce sonlandırılmasını istedi.

Gıda fiyatlarındaki artış sonrası hayata geçirilen tanzim satış sistemi perakendeciyi zora soktu. Tanzim satışlarını doğru bulmadığını belirten Türkiye Perakendeciler Federasyonu Başkanı Mustafa Altunbilek, “Tanzim satışları müşteri tarafından bizi pahalıcı olarak gösteriyor, onun için bunun uzun sürmesi yerel perakendeciye büyük zarar verir. Bazı büyük marketler rekabeti göze alarak zararına satışlar yapmaktadır. Mesela biz soğanı 3,5 liraya alıyoruz, bazı büyük marketler sırf rekabet olsun diye soğanı 2 liradan hem karsız hem de zararına satıyorlar” dedi. Bu sistemin kamu eliyle yapılmasından dolayı herhangi bir maliyetinin olmadığını ifade eden Altunbilek, “Bizler marketler olarak vergi mükellefiyiz, katma değer üretip yüzlerce kişiye istihdam sağlıyoruz yani maliyetlerimiz yüksek” diye konuştu. Tanzim satış noktalarındaki ürünlerin alış fiyatının çok altında olduğunu bildiren Altunbilek, “Bunun sürdürülebilir olduğunu düşünmüyoruz, kısa vadeli bir durumdur” dedi.

Bu sistemin devlet kanalıyla kendileri üzerinden de yapılabileceğini aktaran Altunbilek, “Bu ürünler bize devletimiz tarafından üreticiden alınıp verilebilirdi bizler de bunu karsız bir şekilde piyasaya sürerdik” şeklinde konuştu. Durumun büyük zarara neden olduğunu vurgulayan Altunbilek, “Sistem bir an önce sonlandırılmalı. Bunların kamu eliyle yapılması perakendeciyi yok edecek. Ümit ederiz ki tanzim satış noktaları sürekli satış merkezlerine dönüşmez” diye konuştu. Yaz aylarıyla birlikte doğal olarak sebze fiyatlarının düşeceğini dile getiren Altunbilek,”Yerel marketçiler daima en ucuzu satmak için çalışmaktadır” şeklinde konuştu.

27 yıldır perakendecilik yapan Biçen Marketler zincirinin sahibi İhsan Biçen, sebze meyvedeki yüksek fiyatların perakendeciler tarafından belirlenmediğini ve aracı firmalarla ilgili düzenleme yapılması gerektiğini söyledi. Perakende sektörünün çok paralar kazanmadığını bildiren Biçen, “Yerel marketler çok zorlanıyor, çoğu market de batıyor. Bizlerin ciddi bir maliyeti var, sebze ve meyve ürünleri diğer ürünler gibi değil. Yüksek karlar sağlanmıyor, zaten bizim bir ürün de yüzde 25 maliyetimiz var, fiyatlarımız da ona göre belirlenir”dedi.

‘Devlet Hal Yasası’nı çıkartsın’

Necati Tuzcu – Rize

Rize Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şaban Aziz Karamehmetoğlu, devletin asıl görevinin hallere gelen sebze ve meyvelerin kontrolünü sağlamak olduğunu belirterek, “Komisyoncular kontrol altına tutulabilir. Ticaret müdürlükleri ile zabıtalar hallerde kontrollerini yapsın ancak devlet pazarcı olmaz. Devlet öncelikle Hal Yasası’nı çıkartmalıdır. Bu yasa çıkarsa devlet vergileri düşürdüğü zaman ister istemez sebze ve meyve fiyatları düşecektir” dedi.

Bursa’da da tanzim satışlara büyük ilgi

Bursa – Dünya

Bursa Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden Tarım AŞ’nin koordinasyonunda Mihraplı Parkı doğu girişi, Arabayatağı Metro İstasyonu ve Emek Polis Karakolu yanındaki üç noktada başlatılan tanzim satış uygulaması vatandaşlardan büyük ilgi görüyor. Mihraplı’daki tanzim satış noktasında vatandaşlarla sohbet eden Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, kısa zamanda satış noktası sayısını 10’a çıkaracaklarını belirtti. Bursa’da vatandaşlar domatesi 3, soğanı 2, patatesi 2, patlıcanı 4.50, biberi 6 ve salatalığı da 4 TL’den alabiliyor.

‘Sebze meyve fiyatlarında istikrarın anahtarı üretici birlikleri’

Soner Cavkaytar – Eskişehir

Eskişehir Odunpazarı Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Şen, sebze meyve fiyatlarındaki dalgalanmaların üretici birliklerinin sağlıklı çalışmasıyla önlenebileceğini söyledi. Üretici birlikleri ile tarımsal kalkınmanın da sağlanabileceğini ifade eden Şen, aracıları ortadan kaldıran birliklerin hem üretici hem de tüketici lehine çalışabileceğini vurguladı. Şen, üretici birliklerinin dernek statüsü yerine şirket gibi çalışacak kurumlar haline getirilmesine olanak sağlayacak hukuki düzenlemeler yapılması gerektiğine işaret ederek, “Üretici ve tüketici arasındaki aracıların azaltılması ve tüketicinin ucuz ürüne ulaşmasının tek yolu üretici birlikleridir” dedi. Nişasta bazlı şeker üretimi kotasının düşürüldüğünü hatırlatan Şen, üretimin değil tüketimin sınırlandırılması gerektiğine dikkat çekti.

”Zirai ilaç ve gübreyi zabıtalar mı satacak?”

CHP Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, tanzim satış noktası uygulamasının zirai ilaç, tohum ve gübre için de başlatılmak istenmesine tepki gösterdi. Ziraat mühendislerinin hakkı olmasına rağmen zirai ilaç bayiliği yapabilmek için haksız bir şekilde sınava tabi tutularak başarı gösterirse ruhsat alabildiğini hatırlatan Barut, “Sebze ve meyveden sonra başlatılan tanzim satış uygulamasında çok büyük kısmı ithal edilen zirai ilaç, gübre ve tohumu zabıtalar mı satacak? Tarımı ve üreticiyi düşünüyorsanız, en büyük girdi maliyeti olan mazot fiyatlarını düşürün” dedi.

Çiftçinin zirai ilaç bayilerinden tohum, fide, gübre ve ilaçlarını veresiye aldığını kaydeden Barut, “En az 1 yıl vadeli aldığı tohum ve ilaçlarla üreticimiz ayakta kalmaya çalışıyor. Eğer samimiyseniz lüks yat sahiplerine sağladığınız vergisiz yakıt imkanını mazotta da üreticilerimiz için de geçerli hale getirin. Zirai ilaç, gübre ve tohumda dışa bağımlılık çok üst düzeyde. Derhal tarımda da dışa bağımlılığı bitirin. En azından tarımsal kredileri düzenleyip faizleri asgari düzeye indirin. Tarımsal üretimdeki sulama bedellerini, elektrik giderlerini minimum hale getirin. Teşvik ve prim destekleriyle çiftçimizi ayakta tutun. Ulusal tarım politikalarıyla her geçen gün bitirilen tarımı kurtarın” dedi.