ORDU (AA) - Ordu Ahmet Cemal Mağden Huzurevi sakinleri, kendileri için açılan atölye sayesinde hem el becerilerini geliştiriyor hem de boş zamanlarını değerlendirmenin keyfini yaşıyor.
Yaklaşık 6 yıl önce açılan atölyede yaşları 60 ile 75 arasında değişen huzurevi sakinleri, takı tasarımı, ahşap boyama, filografi sanatı, örgü ve resim alanında çeşitli eserler ortaya çıkardı.
Şimdiye kadar 500'ün üzerinde eser üreten yaşlılar, ortaya koydukları performansla da ustalara adeta taş çıkardı.
Huzurevi Müdürü Ümit Bayramiç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, atölyeyi ilk kurduklarında yaşlıların yapacakları çalışmalarda bu kadar başarılı olabileceğini düşünmediğini, buna rağmen herkesin azmederek ortaya çok güzel eserler çıkardığını söyledi.
Atölye sayesinde huzurevinde kalan insanların aktif yaşlanmalarını desteklendiklerini belirten Bayramiç, gelinen süreçte atölyeden yaralanan yaşlıların adeta birer usta olduğunu vurguladı.
Bayramiç, atölyede ilk yıllarda huzurevi sakinlerinin takı tasarımı işiyle ilgilendiklerini ifade ederek, "Daha sonra hem biz hem de yaşlılarımız kendilerini geliştirmeyi başardı. Bugün kimsenin de beklemediği çok harika bir noktaya geldik. Kursa katılan bütün yaşlılarımız ustaca güzel eserler ortaya koyuyor." diye konuştu.
Atölyede takı tasarımı, ahşap boyama, örgü ve resim gibi çalışmaların yanı sıra filografi ve tespih örme sanatlarının da yapıldığı aktaran Bayramiç, şöyle devam etti:
"Amacımız tamamen yaşlılarımızın aktif yaşlanmalarını desteklemek. Onları üretime teşvik etmek. En önemlisi de yaşamlarından zevk almalarını sağlamaktır. Bu konuda iyi olduğumuzu ve güzel işlerin ortaya çıktığını düşünüyorum. Biz kesinlikle büyüklerimizin mutluluklarını önemsiyoruz. Onlar yeter ki mutlu olsun."
Bayramiç, yaşlılar tarafından ortaya çıkarılan ürünleri açacakları sergide görücüye çıkaracaklarını dile getirerek, isteyen herkesin bu eserleri belli ücret karşılığında satın alabileceğini kaydetti.
- "Yeni bir zanaat öğrenmiş oldum"
Huzurevi sakinlerinden 65 yaşındaki Emrullah Çelebi, günün büyük bölümünü atölyede geçirerek hem el becerilerini geliştirdiklerini hem de stres attıklarını belirtti.
Atölyede filografi sanatıyla ilgilendiğini anlatan Çelebi, "Bunun dışında ahşap yakma işine başladık. Açıkçası ilk geldiğimde bu tür işlerden hiç anlamıyorduk ama burası sayesinde yeni bir zanaat öğrenmiş oldum. Bu konuda bizleri destekleyen herkese çok teşekkür ediyorum." dedi.
Çelebi, bir süre önce felç geçirdiğini ve parmaklarını kullanmakta zorlandığına dikkati çekerek, "Bu atölye sayesinde parmaklarımı yeniden eskisi gibi kullanmaya başladım. Buranın böyle de bir katkısını gördüm. En önemlisi yaptığımız bu eserlerle mutlu oluyoruz." diye konuştu.
- "Atölye sayesinde kendimize güvenimiz arttı"
66 yaşındaki Şadıman Çakır da atölyede yapamayacakları hiçbir şey olmadığının farkına vardıklarını kaydetti.
Atölye sayesinde kendilerine güvenlerinin arttığına işaret eden Çakır, "Atölyede zamanın nasıl geçtiğini bile anlamıyoruz. Bu zamana kadar birçok esere başlayıp tamamladık. Burada çok mutluyuz." dedi.
67 yaşındaki Yılmaz Coşkun da 4 yıldır huzurevinde kaldığını belirterek, şunları söyledi:
"Burada vaktimiz çok güzel geçiyor. Bu atölye sayesinde de yeni şeyler öğrendik. Mutluyuz. Devletimizin bizi beslediği bir yerde aktif ve faal olmak istiyoruz. Çok şükür bu zamana kadar da harika eserler ortaya çıkardık. İnşallah bu atölye var olduğu sürece daha iyi eserler yapmaya devam edeceğiz."