"Anadolu'da Kadın Hikayeleri" konulu öykü yarışmasının ödül töreni ve "Aslında Hepimiz Deliyiz" adlı tiyatro gösterisinden oluşan etkinliklere; Rektör Yardımcısı ve Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Vedat Ceyhan, Rektör Danışmanı Doç. Dr. Murat Terzi, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Rıza Karagöz, OKTAM Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Hatice Kumcağız, Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Şeyma Büyükkavas Kuran, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı.

"Kadın her şeyden önce insandır"

8 Mart Kadınlar Günü etkinliklerinin açılış konuşmasını yapan Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümü öğretim üyesi ve öykü yarışmasının koordinatörü Doç. Dr. Şeyma Büyükkavas Kuran "Kadınları anmak ve onların emeklerinin farkına varmak için bugünü bir vesile olarak kabul ediyoruz. Kadın her şeyden önce insandır. İnsan hakları neyi gerektiriyorsa kadın hakları da onu gerektirir. Kadın sabrıyla, emeğiyle, merhametiyle toplumun en önemli gücüdür. Ama onun bu kutsal emeği, çoğu zaman fark edilmemektedir." dedi.

"Öykü yarışmasıyla kadının emeği edebi bir üslupla somutlaştırıldı"

Anadolu'daki kadın hikâyelerini konu alan bir öykü yarışmasının koordinatörlüğünün OKTAM tarafından teklif edilmesi üzerine hemen çalışmalara başladıklarını kaydeden Doç. Dr. Şeyma Büyükkavas Kuran "Toplam 43 hikâye elimize ulaştı ve jüri üyeleri tarafından bu hikâyeler değerlendirildi. Öğrencilerimizden gelen bu hikâyelerin, genel olarak beklentilerimizin çok üstünde olduğunu belirtmek isterim. Kadının görmezden gelinen duygusal emeğinin edebi bir üslupla somutlaştığını gördük. Hikâyelerin herkes tarafından okunması için de kitaplaştırmak için çalışmalara başladık." ifadelerini kullandı.

"Kadının ilerlemesi sosyal adaletin inşasıdır"

Doç. Dr. Şeyma Büyükkavas Kuran'ın ardından söz alan OKTAM Müdür Yardımcısı ve Eğitim Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Hatice Kumcağız da "Biliyoruz ki kadın, toplumun en etkili, yönlendirici, birleştirici ve koruyucu unsurudur. Kadının ilerlemesi sosyal adaletin inşası olmakla birlikte sadece bir kadın sorunu değildir. Bu konu; sürdürülebilir, adil ve kalkınmış bir toplum oluşturmanın tek yolu olup politik, sosyal, kültürel, ekonomik ve çevresel güvenliğin ön koşuludur. Demokratik ve ileri bir toplum için kadınların güçlendirilmesi, etkinlik alanlarının genişletilmesi, eğitim, sağlık, siyaset, hukuk ve benzeri alanlarda eşit fırsat ve olanaklardan faydalanabilmeleri gerekmektedir." diye konuştu.

"Kadının olmadığı hiçbir hareket başarılı olamaz"

Toplum içerisindeki etnik, dini, kültürel farklılıkların, sosyal hayatımızı ve demokrasimizi zenginleştirdiğini ifade eden Doç. Dr. Kumcağız "Geçmişten günümüze ülkemizde, zengin kimliği ve çeşitliliğiyle öne çıkan kadınlar, tarihimizde de önemli roller üstlenmişlerdir. Kadının dâhil olmadığı hiçbir siyasal ve toplumsal hareket başarılı olamaz." dedi.

OKTAM olarak kadının sesinin duyurulması, kadına yönelik şiddetin ve cinsel yolla bulaşan hastalıkların önlenmesi gibi birçok konuda kamuoyu oluşturma ve bilinçlendirme çalışmaları yaptıklarını kaydeden Doç. Dr. Hatice Kumcağız, düzenledikleri etkinlikler ve faaliyetler için kendilerine destek veren OMÜ Rektörlüğüne teşekkür etti.

"Kadın ve erkek ekonomik kalkınmanın eşit unsurlarıdır"

Toplumsal hayata çok büyük katkıları olan kadınların, yılda bir gün anılmaması gerektiğini dile getiren Rektör Yardımcısı ve Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Vedat Ceyhan ise şunları söyledi: "Bir tarım ekonomisti olarak toplumsal cinsiyetle ilgili üzerinde çalıştığım 'Sebze Tarımında  Kadınların Rolü' konulu projeden elde ettiğim sonuçlar, bilim dünyasına olduğu kadar benim kadınlara bakış açıma da katkı sağladı. Sizlere bu konuyla alakalı, duygusal değil tamamen araştırmaya dayalı bilimsel mesajlar vermek istiyorum. Ekonomistler üretimin en önemli parçası olarak insanı koyarken ne yazık ki bu konuda cinsiyet ayrımcılığı yapılmış. Kadın iş gücü, erkek iş gücü olarak ayrılmış. Oysa insan, cinsiyet farklılıklarına ve benzerliklerine rağmen ekonomik kalkınmanın aynı değerde unsurları ve bileşenleridir. Kadının ve erkeğin iş gücü olarak ayrıldığı toplumlarda ekonomik kalkınmadan bahsedemeyiz."

"Artık yenilikçi kadınların çağı geldi"

Kadının ekonomik üretime yaptığı katkının yanı sıra ev işleri ve çocuk bakımı gibi erkeğe göre daha fazla günlük iş yükü olduğuna dikkat çeken Rektör Yardımcısı Vedat Ceyhan "Kadının ekonomik hayata katkısına bakacaksanız iş gücünün yanında bir de kaynaklara ulaşabiliyor mu? Ona da bakmak lazım. Yani kadınlar, sivil toplum örgütlerine üye olabiliyor mu? Yerel yönetimlerle iletişime girebiliyor mu? Karar sürecine katılabiliyor mu? Bu sorulara cevap vermek lazım. Ama artık kadının farkındalığının arttırılması, karar verme sürecine katılması gibi süreçler geçti. Artık kadınların yenilikçi, ekonomik anlamda büyük aksiyonlarda rol aldığı çağa geldik." şeklinde konuştu.

“Türk toplumunun ‘gizli eli’ kadındır”

Kadınları toplumun gizli kahramanları olarak tanımlayan Prof. Dr. Ceyhan "Nasıl ekonomide her şeyi belirleyen arz-talep dengesi ekonomin gizli eli ise Türk toplumunun görünmez eli de kadındır. Tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü yürekten kutluyorum." dedi.

Konuşmaların ardından öykü yarışmasında ilk üçe giren öğrencilere ödülleri takdim edilirken yarışmaya katılan öğrencilere de teşekkür belgesi verildi. Yarışmada "Bitmeyen Çile" isimli öyküsüyle 3. olan Yasemin Arpacı'ya ödülünü Doç. Dr. Şeyma Büyükkavas Kuran, "Toprak Ölünce" isimli öyküsüyle 2. olan Merve Kısa'ya Doç. Dr. Hatice Kumcağız, "Ay Işığı" isimli öyküsüyle 1. olan Mahmut Taşçı'ya ise ödülünü, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Vedat Ceyhan, Yrd. Doç. Dr. Mediha Mangır ile birlikte takdim etti.

Ödül töreninin sonrasında, kadınların yaşam hikâyesinden yola çıkarak sorunlarının yansıtıldığı ve Türkçe Öğretmenliği Bölümü öğrencilerinin başarıyla oynadığı "Aslında Hepimiz Deliyiz" adlı tiyatro gösterimi izleyenlerden büyük beğeni topladı.

Tiyatro gösterimi ile "8 Mart Kadınlar Günü Etkinlikleri" sona erdi.

Samsun Haber, Samsun Haberleri, Haber Samsun, Samsun, Haber, Son Dakika, Altinovagazete.com