Kapitalizmin, bir birikim modelinden, başka bir birikim modeline geçişini, tarihsel olarak incelersek; 40 ya da 50 yıl aralıklarla bir modelden başka bir modele vardığını gözlemleriz.
Yaşanan kuvvetli alametler, bir dönemin sonunu işaret etmektedir. Hatta bazı düşünürlerce, kapitalizmin öldüğü ifade edilmektedir.
Neo liberalizm olarak ifade edilen son modelin, aslında işlemediği ve lakin, sistemin sahiplerinin, yerine koyacakları bir model konusunda, kendi aralarında bir anlaşmaya varamadıkları şeklindedir.
Neo liberalizmin nasıl ölmekte olduğunu kuvvetli emarelerle yazının ilerleyen satırlarında madde madde yazacağım.
Lakin liberalizm nasıl çıkmıştı kısaca hatırlayalım.
Kapitalizm içinde büyümüş çok uluslu güçlü tekeller; serbest piyasa, rekabet ve ölümüne özelleştirme doğmasını kullanarak, toplumun hakimiyetini ele geçirdiklerini biliyoruz. Elbette ekonomik gücü ele geçirenlerin siyasi gücü de ele geçireceği malumlarımızdır.
Geçtiğimiz dönemde; ölesiye özelleştirme ve kamuyu öldürme savaşı veren tekeller, bu işten galip çıkmışlardı.
Kamuyu öldürmüşler, lakin kendi kurdukları düzenin de işlemez noktaya vardığının farkındaydılar.
Bitirmekte olduğumuz bu dönemin özel karakteri; üretme mantığından ziyade “el koyma” mantığı ile nitelenir. Doğal kaynaklara “el koyma”, devlet kasalarındaki fonlara “el koyma”. Aslında toplumsal değerlerin içini boşaltarak, hayata “el koyma”.
Krizler dönemini, sınırsız para üreterek, halkların vergilerine el koyarak şimdiye dek aşmayı başarmışlardı. Lakin karşılıksız üretilen fazla paralar, faizlerin de aşırı düşmesine sebep oldu. Paranın servet depolama özelliği ortadan kalmış oldu.
Bir dönemin öldüğünü gösteren kuvvetli alametlere girebiliriz.
-Negatif Faiz; kapitalizmin kuruluşundan bu yana, üç yüz yıl geçtiğini kabul edersek, insanlık negatif faizi ilk kez gördü. Türkiye’de olup bitenlere bakarsak negatif faiz pek anlaşılır gibi görünmez.
Ekonomik olsun veya olmasın her şeyi küçük parçalara bölüp, menkul kıymetlere dönüştürerek, hayali bir Pazar kuruldu. Bankalar arası repo pazarı diye bir Pazar var ki evlere şenlik. Para veya sözleşmeye bağlı bir kağıt, bankadan bankaya bir gece seyahat ederek, para kazanıyor.
Kağıt üzerinde şirketler kurulmuş, kağıt üzerinde olmayan altın varsayılarak kağıt üretilmiş ve bu kağıt alınıp satılır olmuş.
Bu alışverişler, tasarruf yolu ile üretilmiş veya sanayi ürününden elde edilmiş kardan ortaya çıkan gerçek sermayenin aleyhine işliyor. Sanayi sermayesi zarar görüyor. Sanayinin gerilemesinin nedeni budur. Almanya sanayisini vuran esas sebepte finans kapitaldir.
– Biriken devasa borçlar. Ödenemeyecek borçların yarattığı olağan üstü baskılar. Borçlar için yeniden para basmak ve sınırsız para basmak…
-Verimliliğin hızla düşüyor olması ve sanayi parametrelerinin gerilemesi ve üretmeden kar etme yamyamlığının insanlığı orta çağ karanlığına itmesi…
-Ne olduğu belirsiz hale gelen doların artık rezerv para olma niteliğini kaybetmesi ve dünyada değişim değeri için yeniden altın standardına dönülmesi isteği…
-On yıllık tahvillerin faizleri ile iki yıllık tahvil faizinin eşitlenmesi yani para alıp para satan bankaların her an batma riski içinde bulunması…
-Para temelli ekonominin ve paranın yozlaştırılması…