KARABÜK (AA) - Güvenlik politikaları uzmanı Mete Yarar, "Eğer sen oyunu bozmak istiyorsan önce çıtayı yukarı çıkartman lazım. Hangi çıtayı yukarı çıkartman lazım? Ekonomik büyüklük olarak çıtayı çıkartman lazım. Oyunu bozmak için önce kendi etrafından başlayacaksın." dedi.
Yarar, Kredi ve Yurtlar Kurumu Karabük İl Müdürlüğü tarafından Karabük Üniversitesi (KBÜ) 15 Temmuz Konferans Salonu'nda "Çınaraltı Gençlik Söyleşileri" etkinlikleri çerçevesinde "Yeni Türkiye, Yeni Gelecek" konferansları kapsamında düzenlenen "Oyun Bozan Türkiye" programına katıldı.
15 Temmuz'da şehit olan gençleri anan Yarar, ülkenin gençlere ihtiyaç duyduğunda hiç birisinin geri adım atmadığını belirtti.
1990'da Yunanistan'ın Gayri Safi Milli Hasılasının 100 milyar dolar, Türkiye'nin 150 milyar dolar olduğunu belirten Yarar, "Yıl 2017, Türkiye'nin Gayri Safi Milli Hasılası 800 milyar dolar. İran, Irak, Suriye, Yunanistan, Bulgaristan, Ukrayna ve Ermenistan bu ülkelerin toplam büyüklüğünden daha büyüğüz ekonomik olarak. Oyun bozmak için önce büyük olman lazım. Yunan Savunma Bakanı dedi ki 'bizim bugünkü şartlarda Türkiye'nin ekonomik gücüyle, savunma sanayisiyle ve gelmiş olduğu teknolojiyle yarışmamız mümkün değil.' Aradaki fark inanılmaz açıldı." diye konuştu.
Beyaz Saray eski ulusal güvenlik danışmanlarından, stratejist Zbigniew Brzezinski'nin Ortadoğu'da Türkiye ve İran olmak üzere iki bölgesel güç olduğuna ilişkin sözlerini hatırlatan Yarar, şöyle devam etti:
"Eğer sen oyunu bozmak istiyorsan önce çıtayı yukarı çıkartman lazım. Hangi çıtayı yukarı çıkartman lazım? Ekonomik büyüklük olarak çıtayı çıkartman lazım. Oyunu bozmak için önce kendi etrafından başlayacaksın. Bu bizim silahlı kuvvetlerinde ilk öğretilen şeydir. Bir araziye girersiniz, ilerlerken en uzak hedefe ateş etmezsiniz, en yakın tehlike neyse onu çözersiniz. Birinci önceliğiniz kendinizdir. Bunu isterseniz ticaret olarak, isterseniz politika olarak söyleyin. Türkiye ekonomik olarak büyümedi tabirine ben katılmıyorum. Tam tersine Türkiye kendi kaynaklarının oranlarını değiştirdi."
Dünyada tamamen yerli silah sistemi olmadığını, teknolojinin kartopu gibi büyüdüğünü vurgulayan Yarar, "10 yıl önce küçük bir kartopuydu, bugün devasa bir kartopu. 2002'deki yerlilik oranı yüzde 35'ti. Bugün ise gelen rakam yüzde 70'lerde. Maksimum gideceğin yer yüzde 85'lerdir. Daha yukarı çıkamazsın. Ben hiçbir Amerikalı'nın şunu söylediğini duymadım; 'Şimdi biz motor üretemiyoruz o zaman uçak üretemiyoruz.' lafı duymadım. Bizde böyle tuhaf bir durum var. Biz bir şey eksik olduğunda bize ait olmuyor ama üretebilme teknolojisi sende olmuş olması çok büyük avantaj." değerlendirmesini yaptı.
SİHA'larda bulunan fotoğraf çeken kamera sistemine ABD tarafından ambargo uygulandığını ve Türkiye'ye verilmediğini hatırlatan Yarar, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bunların bir sistemini Amerika'dan alıyorduk. Amerikalılar SİHA'yı yapmayı becerdiğimizi anladıkları gün ambargo kapsamında olmayan bu sistemi ambargo kapsamına aldılar. Yani Türkiye'ye o parçayı göndermediler. Başka bir şey daha yaptılar biz SİHA'yı yapınca. Motor göndermemeye başladı. ASELSAN'ın mühendisleri 6 ay içerisinde o vermedikleri, ambargo kararı almış oldukları o sistemi görüntüyü çeken kamera sistemini üretti."
