USA’ da senatör Cory Booker “Mevcut gıda sistemi bizi tam anlamıyla hasta ediyor” diyor.

Siyasetçiler içinde gerçekleri gören ve bunları cesurca dile getirenlerin çıkmasından mutluyum.

“Darısı başımıza” diyip senatöre kulak verelim:

“Federal harcamaların yaklaşık üçte biri sağlık hizmetlerine giderken, bu paranın çoğu kötü beslenmeden kaynaklanan önlenebilir hastalıkların tedavisinde kullanılıyor.

Şu anda ABD nüfusunun yarısı pre-diyabetik veya tip 2 diyabet hastası. 1960’da nüfusun yaklaşık %3’ü obezdi. Bugün Amerikalıların yüzde 40’ından fazlası obez ve Amerikalıların yüzde 70’inden fazlası ya obez ya da fazla kilolu.

ABD dünyanın en zengin ulusu olmasına rağmen, boş kalorilerin aşırı tüketilmesini acımasızca teşvik eden, kelimenin tam anlamıyla bizi hasta eden bir gıda sistemi yarattık.

Harcamalar, tip 2 diyabet, kalp hastalığı, felç, belirli kanser türleri ve kronik böbrek hastalığı gibi diyetle ilgili hastalıkların tedavisine gidiyor.”

Gelelim neticeye

İşlenmiş/aşırı işlenmiş gıdalar sadece bu mikrobik olmayan kronik hastalıkların değil pandemideki ağır tablo ve ölümlerin de bir numaralı müsebbibidir.

Bunlarla mücadelede de maske, mesafe ve temizlik elzemdir.

Bizi hasta eden gıdaları görmemek için “göz maskesi” takılmalı, marketlere 200 metreden fazla yaklaşılmamalı ve kazara bu gıdalara temas edildiğinde eller “dezenfekte” edilmelidir.

Kaynak: https://www.medpagetoday.com/primarycare/dietnutrition/95407