Bafra Görme Engelliler Dernek Başkanı Mustafa Kaplan 3 Aralık Dünya Engelliler günü ile alakalı bir basın açıklaması yayınladı. Başkan Mustafa Kaplan yaptığı açıklamasında "Saygı değer devlet büyüklerimiz, engelli ve diğer sivil toplum örgütlerinin değerli başkanları, yönetim kurulu ve üyeleri, kıymetli vatandaşlarımız ve benim gözümde engelli olmayan siz değerli engelsiz kardeşlerim, sözlerime başlamadan önce hepinizi sevgiyle, saygıyla, muhabbetle selamlıyorum. 
 evet, 3 aralık geliyor. “engelliler günü” olarak ifade ettiğimiz bu gün engelli sorunlarının ele alındığı bir gündür. Engellilik insanlığın ortak sorunlarının belki de en önemlisi. Dünya nüfusunun yaklaşık yüzde on beşinin engelli olduğu ifade ediliyor.
 Engelli insanların sağlık, rehabilitasyon, çevre, eğitim ve istihdam alanlarında karşılaştıkları sorunlara dikkat çekmek amacıyla bildiğimiz gibi bu gün ve Mayıs ayının ikinci haftası Engelliler Haftası olarak ele alınmakta. Birleşmiş Milletlere üye 156 ülkede 3 aralık ve 10–16 Mayıs arası Engelliler Haftası olarak kabul görüyor. 
 Değerli vatandaşlarımız, şimdi burada kesinlikle yanlış anlaşılmak istemem. sadece bafra'mızda değil ülkemizin her bir yerinde yapılan bir yanlışı her yıl olduğu gibi yine hatırlatmak istiyorum. taki bu yanlış anlaşılma sona erinceye kadar hatırlatacağız. bunu da özellikle buradan belirtmiş olayım. yukarıda ifade etmiş olduğum günler kesinlikle kutlamaların yapıldığı bir gün değildir. bu günler engellilerin günlük hayatta karşılaştıkları sorunlar ve bu sorunların çözüme kavuşturulması için yapılması gerekenler, devlet ve millet olarak bu konuda toplumumuza düşen görevler nelerdir... bu ve buna benzer konuları konuşmak, değerlendirmek amacıyla dikkat çekmek için bir fırsattır. ne yazık ki bunu anlama konusunda hala sıkıntımız devam etmektedir. 3 aralık veya 10-16 mayıs günleri öyle vahim bir duruma gelmiş olmalı ki yılda birkereye mahsus aynı programlar yapılarak adeta geleneksel kutlama etkinlikleri günlerine dönüşmüştür. her yıl olduğu gibi bu sene tekrar 3 aralık'ta bir araya geleceğiz. kutlama adı altında  kalabalık  etkinlikler, toplantılar düzenlenecek, devlet  büyüklerimiz tarafından "engelliler gününüz kutlu olsun, engelliler bizim için çok değerli, her zaman onların yanında olduk ve bundan sonra da onlara sahip çıkmaya devam edeceğiz" tarzında konuşmalar yapılacak, büyüklerimiz bizleri kedi yavrusu gibi sevecek, ardından yemekler yenecek, içecekler içilecek, eylence yapılacak, kimi yerlerde boy gösterileri, birkaç dakikalık saçma sapan empati etkinlikleri yapılacak ve daha sonra herkes dağılıp evlerine gidecek, aynı tas, aynı terane devam edecektir. yani sorun üstüne sorunlar yaşanmaya ne yazık ki devam edecektir. halbu ki engellilik hayatımızın her zamanında ve her alanında var olan bir sorundur. öyleyse ben bu sorunların yılda birkez değil de her gün değerlendirilip ele alınmasını ve bu sorunların çözülmesi konusunda yapılan çalışmaların her zaman devam etmesini hem kamu hem de bütün sivil toplum kuruluşlarımızdan ve toplumumuzun her bir kesiminden özellikle isdirham ediyorum. çünkü engelli insanların yaşadıkları sorunlar sadece kendilerinin değil; ailelerinin, çevrenin, toplumun, kısacası tüm insanların ortak sorunudur. İnsanların engelli olmaları çeşitli faktörlere bağlı olarak ortaya çıkan bir sonuç olmakla birlikte, engellilerin normal bir hayat sürmeleri ancak toplumsal duyarlılığın oluşturulmasıyla mümkündür. Bu anlamda, özürlü vatandaşlara acıma duyguları ile yaklaşmak yerine, kurumsal hizmetlerin geliştirilmesi esas alınmalıdır.
 Bu nedenle engellilere hizmet götüren kamu, özel sektör ve gönüllü sivil toplum örgütlerinin güçlendirilmesine önem verilmelidir. Başta İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi olmak üzere bir çok belge özürlülük sorununu temelde bir insan hakları sorunu olarak ele almaktadır. Bizim anayasamız ve yasalarımız da özürlülere ilişkin olarak evrensel değerlerle paralel düzenlemeleri ön görmüş, devleti engellilerin sorununa yönelik yükümlü kılmıştır. Devletimizin evrensel ölçülerde özürlülerini sahiplenme çabası, toplumsal bilinçlenme ve kamuoyu desteği ile anlamlı ve gerçek bir boyuta ulaşacaktır.
 Kıymetli vatandaşlar, yıkarıda da söylediğim gibi engelliler günü kutlamaların yapılacağı bir gün değil; farkındalık oluşturmaya yönelik bir çalışma günüdür. Bu gün sorunlara daha çok dikkat çekilmesi için bir fırsattır. Müsade buyurursanız 3 aralık içerisinde yapılması gerekenleri birkaç başlık adı altında sizlerle paylaşarak sözlerimi sonlandırmak istiyorum. Engelliler günü veya haftası olarak bildiğimiz günlerde şunlar yapılmalıdır. 
 Engelli vatandaşlarımızın günümüzde karşılaştığı sorunlara daha çok dikkat çekilmeli, bu sorunların çözülmesi için yetkililer göreve çağrılmalı, bilgili ve ilgili kişilerin engellilerin sosyal hayata ve çalışma hayatına daha çok katılmaları için çalışmalar yapılmalı, engellilerin yasal hakları topluma daha çok anlatılmalı, yasalardaki sorunların çözülmesi için kamuoyu oluşturulmalı, bir kişinin bakıma ihtiyacı varsa bu da belgeleniyorsa eve giren para düşünülmeden  sorgusuz sualsiz bakım parası verilmeli. Bir engelli çalışamıyorsa ona ele güne muhtaç olmadan masraflarını karşılayabileceği kadar maaş verilmeli. Engellilere
 hizmet sunan sivil toplum kuruluşları daha iyi hizmet verebilmeleri için maddi ve manevi anlamda güçlendirilmeli. Bunlar ve bunlar gibi daha birçok talep
 Radyo ve TV Programlarında, toplantılarda, Gazete ve Dergilerde yer almalı. Kamu ve Sivil Toplum kuruluşları bu günde toplumun engellilere karşı yanlış bakış açıları, engelliliğin engellenmesi, engellilerin karşılaştığı maddi ve manevi sorunlar, kamu ve sivil toplum kuruluşların görevleri ve sorumlulukları, engellilerin yasal hakları gibi konulu Konferanslar Paneller ve Sempozyumlar düzenlemelidirler.

 Tekerlekli sandalyelere oturarak gün geçirmeye çalışmak, gözlerini kapatarak bastonla yürüme gibi taklit çalışmaları yapılmamalı, bu ve buna benzer etkinlikler, programlar falan kesinlikle yapılmamalıdır; çünkü bu duygularla engelli vatandaşlarımızı anlayamayız. Engelliler günü veya haftasında şu konu özellikle vurgulanmalıdır. Engellileri toplumun dışına iterek ve onlardan ayrı bir hayat sürerek kesinlikle anlayamayız. Onları anlamak ancak ve ancak, sürekli onlarla birlikte gün geçirmek, birlikte gülüp eylenmek, birlikte ağlamakla mümkündür. Eğer birlikte yaşarsak, tüm alanları herkesin yaşayacağı erişilebilir bir hale getirirsek inanın birbirimizi daha kolay anlamış oluruz. Gelin hep birlikte bu ve buna benzer konulara dikkat çekerek böyle günleri en güzel şekilde değerlendirmeye çalışalım. Hiç kimse engelli olmayı asla istemez; ama acısıyla tatlısıyla herkes bu hayatın içinde ve hiç kimse birbirinden ayrı değildir. Engelliler günü veya haftasında engelli vatandaşlarımızı kendi emellerine alet edip, onları kullanmaya çalışarak karizmatik elde etmek ve prestiş kazanmak isteyen çıkarcıları şiddetle kınıyoruz. Gelin bu tür insanları hayatımızdan nefretle silip atalım. Ayrım ve ayrımcılık yapanları da yanımızda olmalarına kesinlikle fırsat vermeyelim. 
 Umarım bu gün içinde engelli vatandaşlarımızla ilgili etkinlik yapacak olan kurum ve kuruluşlar, yukarıdaki söylenenleri göz önünde bulundururlar. herkese engellerimizi hissettirmeyecek engelsiz bir yaşam dileğiyle. 
 Konuşmama son verirken birkez daha hepinizi sevgiyle, saygıyla ve muhabbetle selamlıyor, Hepinizi allah’a emanet ediyorum. Kalın sağlıcakla. 

Samsun Haber, Samsun Haberleri, Haber Samsun, Samsun, Haber, Son Dakika, Altinovagazete.com