Allahın sünnetine uymayan bir şeyi cennetinde de bulamayacaksın…Cennette her istediğin var deme…çocuklarımın sayısı yüze tamamlansın de…bakalım….hikmetsiz şey istenmeyecek rızaya hadim olacaksın orada…ellisi müşrik olsun elli mü’min onları savaştırayım…Allah cennette ne istersen verecek de deme…Esma ile muamele eder Allah…Esması ile ödüllendirecek de…cehennemlikleri de esmasıyla cezalandıracak…Dünyada da esmasıyla ceza ve ödül verdi…Her isteğin oldu mu…sadece ilahın her isteği olur…ödül sınırlı olur….hakkettiğin kadar olur…cennetliklerin bile ödülleri sınırlıyken….cennette ferrari de var deme…cima da var deme..şarab da var ama rızaya uygunluğu da var o şarabın…hikmete aykırı bir içecek yok cennette…şarabı bile Allaha yaklaştırıcı….Her ayet Allahınsa Allahı bilmeyen ayeti yorumlamasın…Allah esmasıyla muamele eder…ayetleri bu bağlamda anla…işte bir ayet…“Onların etrafında altın tepsiler ve testilerle dolaşılır; orada nefislerin arzu ettiği ve gözlerin lezzet (zevk) aldığı her şey vardır. Ve siz orada süresiz kalacaksınız.”(Zuhruf/71)
Allahın sünnetine uymayan bir şeyi cennetinde de bulamayacaksın… Allahı tanı ve o bağlamda yorumla her ayeti…Adam cennette cima var diyor…şarab var ferrari var…diyor…ne istesek var diyor hayır hayır Allah esmasıyla muamele eder…Cennetin şarabı dünya şarabı değil…Allahtan uzaklaştırmayan bir şarab…Şarab içmeyene şarab verilir…iddiasında bulunma…kısas…dişe dişdir ama dişin bedelinide ödeye bilirsin …der fıkhımız…cennet ödülü…cimadan kaçana cima değildir…onun ödülünü de esma belirler…”işte ayetler…”Allah’a saygısızlıktan sakınanlar ise, rablerinin kendilerine verdiğiyle mutluluk bularak cennetlerde ve nimetler içinde olacaklardır. Rableri onları cehennem azabından da korumuş olacaktır./(Onlara denecek ki:) “Yaptıklarınızın karşılığı olarak, sıra sıra dizilmiş koltuklara yaslanarak âfiyetle yiyin için.” Ayrıca onları güzel gözlü eşlerle evlendireceğiz./ İman eden, soylarından gelenlerin de aynı iman ile kendilerini izledikleri kimselerin yanlarına bu zürriyetlerini katacağız; bununla birlikte kendi amellerinden de bir şey eksiltmeyeceğiz. Herkes kendi yapıp ettiğinin hesabından kendisi sorumlu olacaktır./Onlara canlarının istediği meyve ve etten bol bol veririz./Orada karşılıklı kadeh alıp verirler, ama o içecek ne saçmalamaya yol açar ne de günah işlemeye./Sedeflerinde saklı incilere benzeyen genç hizmetçileri etraflarında dönüp dururlar./(Cennettekiler) birbirlerine dönüp sorarlar:/“Doğrusu biz” derler, “Daha önce yakınlarımız arasındayken için için bir korku taşımaktaydık (değil mi?)/Şimdi ise Allah bize lütfuyla muamele etti de bizi kavurucu azaptan korudu./Elbette biz bundan önce yalnız O’na yalvarıyorduk. Şüphesiz ihsanı bol ve çok merhametli olan da yalnız O’dur.”(Tur/17-28) cennet yaptıklarımızın karşılığıdır ama lütfu tecelli etmeseydi cehennemden bile kurtarmazdı bizi amellerimiz…cennet Latif sıfatının meyvesidir…zinadan kaçana aynı haz tattırılır…de ama bu cima iledir deme…çünkü esmasıyla muamele eder Allah…cima cennette yok…büyük abdest küçük abdest de yok….cennet pak…cennet ve Allahla bilgilerimizi bir kenera atıp da bu ayetlere yorum yanıltır…eksiktir ve yanıltıcıdır o yorum…Ferrariden geçene cennette ferrari var da deme…ferrari dünya nimetidir ahiret nimetleri ise dünyadakilerden sınırsız üstündür…mutluluk verme yönüyle..içkisi bile dünya içkisine bir çok yönden benzemez…mesela Allahtan uzaklaştırmaz….Dünya ciması Allahtan uzaklaştırır bir çok insanı Cennette cima var deme…Allaha yaklaştırıcıdır cennet her şeyiyle…her ödülüyle…de.
Ayetlere göre…cennete girmenin ön şartı iman sahibi olmaktır. Burada ayrıca, yüce Allah’ın müminlere, âhiret mutluluğunu, iman konusunda aynı yolu izleyen nesilleriyle birlikte yaşama imkânı lutfedeceği, bunun için onların iyi amellerinden bir eksiltmeye de ihtiyaç olmayacağı bildirilmektedir. İman konusunda sonraki nesillerin öncekilere uymasını, “Allah’a yürekten inanıp bu inancın gereklerini yerine getirmek yani O’na samimi kul olmak ve erdemli davranışlarda bulunmak hususunda geçmişlerini izlemek” şeklinde anlamak uygun olur. Âyette, cennette bir araya getirilecek yakınların mümin olma özelliğinde birleştikleri açıkça belirtildiği dikkate alınarak burada, böyle bir ortak noktada birleşmiş olanlar arasında dünyadaki sevgi, ilgi ve yakınlıkların cennette de devam edeceğine, bu noktada birbirinden ayrılmış olanların ise –muhtemelen oraya özgü algılama biçimine göre– zaten aynı sevgi hisleriyle dolu olamayacaklarına, dolayısıyla bu ayrılığın bir ıstırap sebebi oluşturmayacağına işaret edildiği söylenebilir…
Allahı tanı ve o bağlamda yorumla her ayeti…Cenneti ayetlerle anla…yorum yaparsan şu gerçeği bil esmasıyla muamele eder Allah…Allahı bilmeyen Kur’anı da bilmez…yorumdan kaçsın…Hikmetsizdir cimanın cennette olması …de.hikmetsizidir şeytanın olması…de.Yalanın dolandırıcıların olması de…“Orada ne bir boş söz işitirler, ne de bir yalan.”(Nebe /35)şeytan musallatı yok orada…şeytanlaşmış insanlar da yok…zalimler yok yalancılar yok…
Allahın sünnetine uymayan bir şeyi cennetinde de bulamayacaksın…Dünya nimetinden hem süre yönünden hem de kalite yönünden üstündür cennet nimeti…ferrari var cennette de deme…Allahtan uzaklaştırıcı eğlence yok cennette…ferrari kibre yönlendirir dünyada…yani zararı da var faydası da…Cennet nimetlerinin zararı yok..
Allahı tanı ve o bağlamda yorumla her ayeti…Dünyada gösteriş yasak cennette değil…ödül olan gösteriş de var demekki…taht kavgası gösteriş için değil rıza içinse dünyada da ödüldür…Orada yüksek tahtlar, konulmuş kadehler, sıra sıra yastıklar, serilmiş gösterişli yaygılar vardır.a ödüldür…nüfusllu olmak da ödüldür…gösterişin de rıza için olanı var dünya ve ahirette…Zekatta hz Ebu bekir gibi tasaddukta önder olmak rızaiçindir…hayırda yarış için makam ve mal ve nüfus sahibi ol…dernek ve ekib sahibi ol…rıza için gösteriş ödüllük bir haldir”Orada yüksek tahtlar, konulmuş kadehler, sıra sıra yastıklar, serilmiş gösterişli yaygılar vardır.”(Gaşiye/13)
Allahı tanı ve o bağlamda yorumla her ayeti…Allah dünya da ve ahirette esmasıyla muamele eder…sünnetine uymayan bir şeyi cennetinde de bulamayacaksın…Dünyada da dünyalıklar için de Allah razzak ama aç kalmak var…rızkın adl sıfatına hadimliğin kadar…“Şüphesiz senin için orada aç kalmak, çıplak kalmak yoktur.”(Taha /118)
Allah cennette de esmasıyla muamele edecektir…
Cennette gösteriş var Allahı unutturucu değil cennetin gösterişi….şarabı hurisi…Kibre hadimlik değil…nefsi şımarmaz oranın gösterişi hurisi…rızadan da koparmaz…abidlikten de…ilah sanmaz insan kendini onlarla insan…ama dünya nimetlerinde kaz zarar yanyana…hastalığı zarar deme dünyanın zenginliği de karunlaştıra bilir kar deme…cennet nimetleri farklı…rızaya hadim edici…Allahı hatırlaıcı hurisi bile dünya kadınları hem zarar hem kar…Allaha asi de edebilirle yaklaştıra da bilirler imtihan kadını imtihan köşkü dünyanın köşkü ama cennet köşkü sadece Rızaya hadim eder sadece Allahı andırır…FARKLI…pak ve temiz yani…Nimetlere rağmen Allaha en yakın olacağız cennette…cennet insanı Allahı unutmamaya hadim edecek..Kul edecek…Allaha aşık edecek…dünyada kinimetlerde de hem bu özellik hem zıt özellik var…nimet edersen nimettir dünya nimetleri…rıza için vasıta edersen nimettirler…Esmasına ters bir şey cennette yok…rızası içindir cennet…Allahı unuttururcu yok cennette…İşte ayetler…:”İşte onlar nimetlerle dolu cennetlerde Allah’a en yakın olanlardır.Çoğu önce gelip geçmişlerden;/Birazı da sonrakilerdendir./Karşılıklı olarak mücevherlerle işlenmiş tahtlar üstüne oturup kurulmuşlardır./ Çevrelerinde kaynaktan doldurulmuş testiler, ibrikler ve kadehlerle sonsuza dek hizmet sunacak gençler dolaşır./Bundan dolayı ne baş ağrısına tutulurlar ne de sarhoş olurlar./Beğendikleri meyvelerle,/Ve canlarının çektiği kuş etleriyle./ Güzel gözlü hûriler;/Saklı inciler misali./Yaptıklarının karşılığı olarak./ Orada ne boş bir söz işitirler ne de günaha sokacak bir şey./Sadece şu söz: “Size esenlikler, size mutluluklar!”(Vakıa/11-26)