Ukrayna’da bir komedyen genel seçimlerde, oyların %73’ünü alarak Ukrayna Başkanı seçildi.

Daha önce de İtalya’da, buna benzer bir durumu yaşadık, yine bir komedyen iktidar ortağı olmuştu.

Buna benzer iktidar oluşumlarının daha da çoğalacağını gösteriyor.

Ukrayna’da başkan seçilen komedyenin ne partisi var. Ne bir programı var. Ne kadrosu var. Ne bir ilkesi var. Ne bir sistem anlayışı var. Ama seçildi.

Vahşi kapitalizmden ve onun yarattığı haksızlık, adaletsizlik ve anarşiden, programsız ve plansız çıkılacağını sanan bir arayışın içinde olan halk yığınlarını gözlemliyoruz.

Kapitalizmin en iyi uygulayıcısı olan liderleri ve partileri aramaktan yoruldular. Aldatıldılar, yağmalandılar. Mutsuz yaşadılar.

Başımızdan bu planlı ve programlıyım diyen partiler gitsin de kim gelirse gelsin konumuna sürüklendiler.

Ne yazık ki, soytarılığı kurtuluş yolu sayan bir anlayışa varıldı.

Ülkemizde de bu durumdan şikayetçi olan memnuniyetsizlerin böyle bir arayış içinde olduğuna şahit oluyoruz.

Devlet Sosyalizmini denedik, merkez sağı denedik, aşırı sağı denedik, liberalleri denedik. Özelleştirmeler ile gelen küreselleşme talanını denedik. Siyasal İslam-ı denedik.

Kapitalizm içinde her tür iddiayı iktidara getirdik ve denedik.

Şimdi ilkesizlik, sistemsizlik, programsızlık gibi ucube bir durumu deneyelim diyorlar.

Galiba anarşiye doğru gidişin, ilk basamağı soytarılığı varmak olsa gerek.

Demek ki modern toplumun sorunlarının çözümüne halkların verdiği cevap; ilkesizlik ve programsızlık oluyor. Aman yeter ki kapitalizm içinde kalalım, liderimiz soytarı da olsa olur, diyen bir anlayış.

Emperyalist kapitalizmin standartlaştırıcı ve tek türdeşleştiriçi eğitim sistemlerinin inşa ettiği insan hamulesi bu olsa gerek.

İlkesizliği ilke edinmek. İdeolojilerden yani düşünme yollarından nefret etmek, insanları daha derin çıkmazların içine sokuyor. Kültürel türdeşlik.

Bir anlamda bir yere ait olma fikrinden çıkmak, bireysel çözümler aramak, toplumla samimi bağlar içinde olmamak. Galiba birlikte batmak da birleşmiş oluyorlar.

Kurtuluş kimseye ve hiçbir topluma gümüş tepsi içinde sunulmaz. Kurtulmak acı çekmeden varılacak bir durak değildir.

Planı olmayanlar planları olanların kölesi olur diye bir deyiş var. İlkesizler de iyi veya kötü ilkesi olanların kölesi olur dersek fazlaca abartmış olmayız.

Osmanlı da balıklara inci atan Deli İbrahim misali…

Bakalım ve izleyelim Ukrayna’da nasıl gelişmeler olacak?

*Egemenlik ve Çocuk bayramımız bin yıl yaşasın.

Bülent Esinoğlu
[email protected]