Morinda citrifolia veya kısaca noni (Hint dutu) adıyla bilinen tropikal bölge sebzesinin yapraklarının akciğer kanserinin önlenmesi veya tedavisinde ideal tamamlayıcı bir besin olabileceği bildirildi.Molecular and Cellular Biochemistry’ de yayınlanan araştırma, noni yaprakları ekstresinin etkinliği kesin olmayan üstelik de ölümcül yan etkileri bulunan kemoterapiden daha faydalı olabileceğini gösteriyor (2).
Akciğer kanserlerinin yüzde 80 kadarı küçük hücreli dışı kanserdir ve bunlar genellikle hem kemoterapi ve hem de radyoterapiye dirençlidir.
İlerlemiş safhalarda cevap oranı sadece yüzde 25-30 ve ortalama yaşama süresi de 10-12 ay kadardır.
Araştırmada noni yapraklarının metastaz yapmış akciğer kanserinde makro ve mikro etkileri hücre ve hayvan modellerinde FDA tarafından onaylı Erlotinib(ticari adı Tarceva) ile kıyaslanarak incelendi.
Etkinliği ve emniyeti gerçek manada plasebo-kontrollü bir araştırmada gösterilmemiş olan Erlotinib ilerlemiş küçük hücre dışı akciğer ve pankreas kanseri tedavisinde çok kullanılan ilaçlardan biridir.
FDA bu ilaca konvansiyonel kemoterapiye ilave edildiğinde hayatta kalma süresini sadece birkaç ay uzattığı gerekçesiyle onay vermiştir.
Noni ekstresi Tarceva’ dan daha üstün
Araştırmada biri A549 insan alveoler bazal epitelyal akciğer kanseri diğeri de fare Lewis (LL2) akciğer kanseri hücreleri üzerinde çalışıldı.
Noni yaprağı ekstrelerinin hem A549 ve hem de LL2 hücrelerinin çoğalmasını ve programlanmış hücre ölümü endüksiyonunu inhibe ettikleri, kanser hücreleri siklusunu G0/G1 fazında durdurdukları ve kaspaz-9 seviyelerini değiştirmeden kaspaz 3/8 seviyelerini artırdıkları belirlendi.
Bunlar ancak mükemmel bir kemoterapide elde edilebilecek sonuçlardır.
Noni yaprak ekstrelerinin normal MRC5 akciğer hücrelerine hiçbir toksik etki göstermemeleri daha da önemlidir çünkü bunlar hem kemoterapi hem radyoterapinin kaçınılmaz etkileridir.
Araştırmada noni ekstresi küçük hücreli dışı akciğer fare modelinde de Erlotinib ile kıyaslandı.
Fareler 21 gün süreyle kilo başına 150 ve 300 mg noni yaprağı ekstresi ve kilo başına 50 mg Erlotinib verilerek beslendi.
Noni ekstresinin fare tümörlerinde pro-apoptik TRP53 genlerini artırdıkları, tümörü teşvik eden BIRC5, JAK2/STAT3/STAT5A genlerini azalttıkları ve anti-enflamatuar IL4 ve IL10 sitokinlerini artırdıkları belirlendi.
Özet olarak, kilo başına 300 mg noni ekstresinin kilo başına 50 mg Erlotinib’ e göre ölçülen tüm parametrelerde üstün olduğu ortaya çıktı.
Benzer sonuçlar daha önce yapılan başka bir araştırmada da elde edilmişti (2).
Noni tedavisi neredeyse sıfır maliyetli
Ticari adı Tarceva olan Erlotinib’ in günde 150 mg’ nın fiyatı 220 dolar ve bir aylık fiyatı verilen doza göre 7700 doları buluyor.
Buna karşılık hiçbir yan etkisi olmayan ve tropikal ülkelerde sebze olarak yenen 250 mg noni ekstresinin bir dozunun fiyatı sadece 12 senttir.
Gelelim neticeye
Fareler ve hücre kültüründe yapılan bir araştırmanın insanlardaki akciğer kanseri için de aynen geçerli olduğu tabii ki iddia edilemez ancak noninin dünyanın birçok bölgesinde yenen bir sebze olması işin rengini değiştiriyor.
Noni ekstresi ile alınan sonuçlar BİG PHARMA’ nın yani dünya ilaç devlerinden birinin bir ilacı ile alınmış olsaydı FDA anında onay verirdi.
Kanser hastalarının birçoğuna kemoterapinin umut ticareti olarak yapıldığını, birçok hastanın kanserden değil kemoterapinin yan etkilerinden öldüklerini de hatırlatmak isterim.
Onkologların neredeyse hiçbirinin bu tür araştırmalardan bahsetmemeleri, bitkilerle tedaviye değer vermemeleri çok ilginç.
Peki, sizce bunun sebebi ne olabilir?
Kaynaklar:
1. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/27106908
2. http://pubs.rsc.org/en/content/articlelanding/2015/fo/c5fo01475a#!divAbstract