HAYATTA HERŞEY BİZİM İÇİNBUNU UNUTMAMAK GEREK

Kişileri engelli veya engelsiz olarak etiketlemeyi, engelli olanlara acıyarak yaklaşmayı ya da zaman zaman başardıklarına bakıp engellerini vurgularcasına övgüler yağdırmayı doğru bir bakış açısı olarak görmüyoruz.

Bu yaşam öykülerini sizlerle paylaşıyoruz, çünkü bu öyküler hepimize hayatın zorlukları karşısında mücadele etmeyi ve yılmadan çalışmayı aşılıyor. Engel tanımayanlar, zorluklar karşısında kendinizi çok bezmiş hissettiğinizde sizi kendinize getiren ve tekrar ayağa kalkıp mücadele etme isteği uyandıran öyküler. “Her şeye rağmen hayat devam ediyorsa yaşayacaksın” dedim. İnsanı insan yapan en büyük değerlerden birisi yaşama saygıdır ve onun hakkını verebilmektir. Unutmamalı ki insan, hayat sadece onu yaşamayı bilen cesur insanlarındır. Yaşama, tabiata ve insana olan saygımla hayatımı iğne oyası gibi yeniden örmeye başladım.

Bugün günlerden Yarın Yarına Kavuşmuş mutlu yüzler… Yine aynı sabaha farklı engellerle uyanan yüz binlerce insan… Ne umutsuzluklarla uyanan yüzler.. Tabi engelleriyle kadere meydan okurcasına mutlu uyanan, her yeni güne umutla başlayanlar da var.Ne olursa olsun bitmeyen umutlarıyla insanı kendine hayran bırakan güzel kalpli insanlar. Yine de bunlar o hazin kaderlerini değiştiremiyor, insanların onlara karşı düşüncelerini değiştiremiyor, onlara kaybettikleri zamanı geri vermiyor. Düşünsenize normal bir insan için bile hayat bu kadar zorken onlar ellerinde olmadan sahip oldukları
eksiklikleriyle bu hayatı omuzlarında taşımaya çalışıyorlar. Kendilerini gereksiz yere “insanlara kabul ettirmeye” çalışıyorlar. Hâlbuki onların bizden eksik yönleri öyle sanıldığı gibi çok değil, onların da aileleri, kardeşleri,
umutları, hayalleri var. Üstelik normal insanların başaramayacağı birçok şeyi öyle güzel başarıyorlar ki. Bizse ne yapıyoruz? Onları görmezden geliyoruz. Şehirde bir kaldırım yapılıyor ama onları dikkate almıyorlar, yola
apartmanlar, üst geçitler yapılıyor, düzenlemeler yapılıyor ama onlara dair plan yok. Göz önüne tutulmuyorlar bile… içinde bulunduğumuz bu dönemde bira önemsendiklerini söylemek mümkün, bu doğru. Ama bu ne kadar yeterli? Hayatta yok sayılıyorlar. Hâlbuki biz onların olmayan kolu, bacağı olamıyorsak neden yaşıyoruz ki? “İnsanlık” ne
demekti hani? Bir arada yaşayıp birbirimize sarılamıyor, birbirimizi yok sayıyorsak, böyle yaşamanın ne anlamı var? Üstelik her insan bir gün böyle hayatta bulabilir kendini. Hiçbir şey böyle kesin değilken, neden birbirimizle dayanışma içinde olmuyoruz? Onlara eksik bakmaktan vazgeçemiyoruz.

Onalr yaptılar ve başardılar ellerine emeklerine sağlık diyoruz.

                                                                                                          Emine KARAKUŞ

YORUM EKLE