KARABÜK (AA) - Karabük Demir Çelik Fabrikaları (KARDEMİR) Genel Müdürü Ercüment Ünal, "Çelikçi karı gördüğü zaman yatırıma devam eder, bu bir hastalık çelikçide. Hiçbir zaman kasaya girmez. Şimdi biz de 1,2 milyar dolar yatırımdan geçtiğimiz yerde, yatırımın da borcu ödendikten sonra yeni yatırımlar düşüneceğiz." dedi.
Ünal, Türk Standardları Enstitüsü (TSE) ve Karabük Üniversitesi (KBÜ) iş birliğiyle düzenlenen "Demir Çelik Sektörünün Geleceği ve 2023 Vizyonu" panelinde yaptığı konuşmada, demir çelik sektöründe lider olan Çin ve Amerika modellerine bakılması gerektiğini söyledi.
Çin'in 124 milyonlardan 883 milyon tona geldiğini ifade eden Ünal, şunları kaydetti:
"Demir çelik sektörü ciddi şekilde yatırım isteyen bir sektördür. Yatırımlarınızı yaparsınız özellikle entegre tesislerde geri dönüş süresi 10 senedir. 10 sene o parayı ödemeye başlarsınız, daha sonra tesisiniz yıpranır tekrar yatırıma başlarsınız. Çin'in 124 milyonlardan 880 milyon tona gelmesinin arkasından çelik sektöründe konsolidasyon başladı. Konsolidasyonla beraber tesisler 2-3 iş gücü bir araya getirerek, devlet desteği de alarak yapmadıkları, eksik bıraktıkları yatırımları yaparak büyüdüler ve 'tonaj kimdeyse piyasa fiyatını belirleyen o olur' mantığıyla Çin, ülkede yatırımlarla beraber 2006 olimpiyatlarını da dikkate alarak 2002'de başlattığı bu hareketle dünya devi oldu çıktı."
Kalite tarafından bakıldığında ve katma değerli çeliklere doğru gidildiğinde, birçok tesiste vakum giderme tesisi olması gerektiğini aktaran Ünal, "Kendinizi sektör yöneticileri yerine koyun kapıların bacıların, gümrüklerin her tarafın açıldığı yerde istiyoruz ki, Türkiye'deki yatırımcı en pahalı, girebilecek bütün çelikleri üretebilecek yatırımları yapacak teknolojiye sahip olsun, diğer taraftan sıfır gümrük var." şeklinde konuştu.
- "Belirleyici olabilmek için bu şekilde oyunu kurguladılar"
Türkiye'ye çeliğin Bağımsız Devletler Topluluğu'ndan girdiğini vurgulayan Ünal, "Kendi cevheri var, kendi kömürü var ve bizde sıfır gümrük var. Şimdi yatırımcılar diyor ki, 'Ben de katma değer yaratmak için bazı çelikler üreteyim ama ucuz olsun.' diyor. 'Çünkü bu yatırımı geri çeviremezsem parasını, yarın batarım.' diyor. Çin modeline baktık. Hükümet desteği var. Hükümet desteği hem nakdi hem de şehirleşme planlarıyla beraber şehirler kurdular. Herkes fiyat belirleyici, pazar belirleyici olabilmek için bu şekilde oyunu kurguladılar." değerlendirmesinde bulundu.
"Örneğin, Amerika'nın son dönemde çelikle ilgili yaptığı Section 232'yi ben çok doğru buluyorum." diyen Ünal, şöyle devam etti:
"Nasıl doğru buluyorum? Adamın ülkesinde 85 milyon ton çelik üretiliyor, her sene ülkesine 40 milyon ton çelik giriyor ve Çin'den, Avrupa'dan giren çelikler daha sonra Çinli gidiyor parasını Amerikan tahviline yatırıyor, yani Amerika'ya sattığı çeliğin parasını Amerika tahviline yatırıyor, ondan sonra Amerika'ya, 'Çekerim bu parayı bir gün.' diyor. Amerika ne dedi? 'Benim çelikle ilgili bir karara almam lazım, benim paramla beni sürekli tehdit ediyor bu. Benim bu ülkede çelik yatırımı yapmam lazım.' dedi. Türkiye'de aynı modeli düşünün. Çeliğe yüz 25 vergi gelmiş, bizim fiyatlarımızın artması durumunda bütün çelikçiler ne yapacak? Hemen yatırım yapacağız. Kasaya giren para çelikçi de yatırıma döner. Hiçbir zaman hissedarın cebine girmez."
Amerika'da bu sene üretilen 85 milyon ton çeliğin, Section 232 ile beraber 2-3 sene sonra 100 milyon tonun üzerine çıkacağını anlatan Ünal, şu ifadelere yer verdi:
"Bugün Amerikan hükümeti ne yapıyor? Yatırım yapın diye yüzde 25 dışarıdan gelene vergi koyarak içeridekine fazla fiyatlama fırsatı veriyor. Fazla fiyatlandırdığınız zaman ne olacak o para cebinizde kalacak, para cepte kalınca yatırım yapacaksınız. Ben işin çelik tarafını okumaya çalışıyorum. Bir ülkenin her sene 40-45 milyon ton çelik ihtiyacı var, buna önlem alması için içerideki çelikçiye 'gel gel' yapıyor. 'Dışarıdan gelen yüzde 25 zam yapıyorum.' diyor. 'Siz de zam yapın.' diyor. 'Ama bunun devamı da var.' diyor. Çelikçinin de şöyle bir özelliği var. Çelikçi karı gördüğü zaman yatırıma devam eder, bu bir hastalık çelikçide. Hiçbir zaman kasaya girmez. Şimdi biz de 1,2 milyar dolar yatırımdan geçtiğimiz yerde yatırımın da borcu ödendikten sonra yeni yatırımlar düşüneceğiz. Çin konsolidasyonla çözdü bunu, Amerika da yeni yatırımları teşvik ederek çözdü. Biz de gümrükleri kaldırarak teşvik etmeye çalışıyoruz."
