Ne yazık ki ülkemiz bir deprem felaketi yaşadı; binlerce insanımızı kaybettik milyarlarca liralık zarara uğradık. İçimiz kan ağlıyor, yüreklerimiz yaralı, gönüllerimiz buruk. Acısı henüz dindirebilmiş değiliz. Halen bölgeden deprem sarsıntıları geliyor ve endişe korku devam ediyor. Büyük bir yıkım yaşadık, yaşıyoruz.
Duyarlı ve feraset sahibi vatandaşlarımız sayesinde yaraları sarmak ve mağdur olan kardeşlerimize yardımcı olmak için seferber olduk. Her bir kardeşimizden Allah Razı olsun! Arama ve kurtarma ekipleri gönüllü kardeşlerimizle birlikte destan yazdılar. Halen bölgede olan binlerce gönüllü dostlarınız, kardeşlerimiz var. Bu denli fedakar ve cömert insanımızla gurur duyuyor olmamızla birlikte; bir de fırsatçı ve menfaatperest zevatlar türedi maalesef.
Hırsızlık yapan, yağmaya çıkan, yol kesen ve yalan haberle midemizi bulandıran fitnecilerin yanı sıra yine menfaat düşkünü fırsatçılar devrede: Yazıklar olsun insanlıktan nasibini almamış bu zevatlara; mal ve para peşinde koşanlara! Cehenneme odun topluyorlar.
İnsanımız yakını kaybetmiş, evi yıkılmış sığınacak dal arıyor; küçük bir keliği bile kalmamış. Yuvasız kuş misali.. Onlara kucak açan yuvasını paylaşan fedakar insanlarımıza diyeceğimiz bir şey Allah onlardan bin kez razı olsun! Ama fırsatçı menfaatçi mal düşkünü zevatlara diyeceğimiz çok şey var: Allah dan korkun ve malınız mülkünüz yerin dibine batsın!
Bildiğiniz gibi konut fiyatları zirve yapmıştı. Kredi çekerek ev almak adeta hayal oldu. Bu yetmedi şimdilerde kiralar tavan yapıyor. Kiracıları açlığa yokluğa mahkum etmeye çalışıyoruz. Bunun adına ne denir bilmem. Halen bin, bin beşyüze kirada oturan kiracısına Yozgat’ta 5 bin 6 bin 7 bin TL yapacaksın yoksa evimden çık diyenler vicdanımıza kurşun sıkıyorlar. Bu rakam büyük şehirlerde daha da katlamış durumda….
Şimdi bu fırsatçılık değil de nedir Allah aşkına ? Milyonlarca insanımız kiracı durumuna düştü. Depremzedelerin konutları tamamlanana kadar kiracılık konusu bitmeyecek, elbette ondan sonrada devam edecek. Çünkü şu dönemde ev almak her babayiğidin harcı değil. Eee ne yapsın vatandaş ev sahibinin kulu kölesimi olsun? Devlet baba bu işe el atmalı ve makul fiyatlara çekip fahiş kirada ısrar edenlere dur demelidir! Allah aşkına ne yaman mal para düşkünü hale geldik; vicdanımızı ve insanlığımızı kaybettik!
Kimsenin malında gözümüz yok kimsenin servetinin peşinde de değiliz. Ama bir de garip gurabayı düşünelim. Yetimi yoksulu düşünelim bu kadar insafsız merhametsiz de olmak gerekmez. Bir zamanlar yiyecek ve sebzelerle ülkeyi kastık kavurduk, şimdi sıra kiraya icara geldi. El insaf yahu bu kadar da zalim olmayın o malı veren Allah bunun hesabını sorar elbet.
“Dünyada kazanılan mal geçici ve yok olucudur. Bunun tek istisnası, Allah yolunda infak edilen maldır. Rabbimiz’in rızası için harcanan her zerre, ebedi âlemde kul için bir kazanç ve tükenmez bir hazinedir.
“Harcanmayan ve elde sımsıkı tutulan mal, sahibinin dünyayı terk ettiğinde ayrılmak zorunda kalacağı ve mirasçıları bu dünyada onun kazancını tüketirken, onun ise hesabıyla uğraşacağı bir yük olacaktır. Allah-u Teâlâ’nın insanlara lütfettiği malda, elbette ki yakınlardan başlamak üzere ihtiyaç sahiplerine verilmesi gereken bir pay vardır.” İbret alacaklar için önemli bir uyarı değil mi bu?
Fırsatçıların durumu karaborsacı ve faizcilerin durumuna benziyor öyle değil mi? Faizden karaborsacılıktan ne farkı var bunun ? Olabilir Allah insana malda verir mülkte ama bunun bir de ahlaki ve vicdani boyutu vardır. Karşısındaki insanı kardeşini de düşünmek insani ve ahlaki bir görevdir. Bu tür zevatlara deriz ki: kendinizi depremde her şeyini kaybeden depremzede kardeşlerinizin yerine koyun; başka diyeceğimiz yok mal, vicdan ve Allah’la sizi baş başa bırakıyoruz fırsatçı zevatları!..,