Deprem Bölgesinden İzlenimlerim

Depremin ilk günü İstanbul’dan deprem bölgesine gittim ve 6 gün deprem bölgesinde idim. Kısmetse 1-2 gün İstanbul’da kalıp tekrar deprem bölgesine gideceğim. Deprem bölgesini görmemiş, enkaz başında bekleyen ailelere bir geçmiş olsun dememiş kişilerin dalga geçer gibi yardımlar yetersiz demesi en az deprem kadar üzücü.

Öncelikle birçok afet bölgesine gönüllü olarak gittim, daha önce böyle bir afet görmediğimi belirteyim. Deprem bölgesinde Bakanlarımız, AK Parti MKYK üyelerimiz, Milletvekillerimiz, Belediyelerimiz ve tüm teşkilatlarımızla sahadayız, bir can daha kurtarabilmek için çalışıyoruz. Cumhurbaşkanımızın depremden etkilenen illerimize ziyaret ve talimatları bölgede hepimizin moral ve motivasyonunu arttırdı ve şükür her gün enkaz altından sağ çıkarılan can’larımız var. Ciğerimiz yanıyor, tüm çabamız canlarımızı sağ olarak çıkarmaya odaklı.

Dünyada yaşanmış en büyük felaketlerden birini yaşadık, peş peşe ve aynı bölgede yaşanan iki depremin etkisi 500 atom bombası ile eşdeğer, hem yüzeye çok yakın, hem çok şiddetli, hem uzun sürmesi nedeniyle yıkıcı etkisi çok oldu.

O kadar ağır bir deprem ki, Trabzon’dan Hatay’a (885 km) Eskişehir’den Kars’a kadar (1340 km) 10 (on) ilimizi doğrudan etkileyen büyük bir coğrafyada çok ciddi şekilde hissedildi. Osmaniye’den Malatya’ya, Kayseri’den Hatay’a 10 ilimizde, 69 ilçemizde, 4134 mahallede 13 milyondan fazla kişiyi etkiledi. Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa illerinde deprem etkili oldu ama en ağır hasar Kahramanmaraş, Adıyaman ve Hatay illerimizde yaşandı. Binlerce bina yıkıldı. Bir yandan tipi, kar, hava muhalefeti ile köprü, yol ve viyadüklerin hasar görmesinden dolayı yardım araçlarının bölgeye geç ulaşması soğuklar ile öbür yandan peş peşe” olan 2 büyük deprem bölgeyi olumsuz etkiledi. Bölgedeki yetişmiş kurtarma uzmanı ya yaralı veya vefat etti ya da halen enkaz altında. Bölgedeki mülkü amirler, belediye başkanları, belediye meclis üyeleri, muhtarlar, yöneticiler, işçi, memur, özel sektör vs. hepsi depremzede. Ya kendisi ya ailesi, yakınları enkaz altında. Kurtarma ekiplerinin bölgeye ulaşıp çalışması ilk gün başladı ve çok sayıda iş makinesinin batı illerinden bölgeye ulaşması bir iki gün sürdü. Bu arada bölgede bulunan yüzlerce iş makinesinin binlerce enkaza müdahalesi zaman alıyor. Ama şükür hemen ikinci günden itibaren tüm enkazların başında kurtarma personeli ve iş makineleri yoğun bir çaba veriyor. Ama bu büyüklükte bir felaket için yurtiçi yurtdışı ekiplerin gelmesi devam ediyor. Yüzlerce artçı deprem de devam ediyor.

Tüm bakanlıklar, belediyeler, asker, polis, kurtarma ekipleri, iş makinesi operatörleri, AFAD, SAĞLIK PERSONELİ, TTK, DSİ, JAK, PAK, ASKERİ PERSONEL, JANDARMA, BELEDİYELER gibi kurum personeli ile ASKON, TÜRES, MÜSİAD, DENİZ FENERİ, BEŞİR, KIZILAY gibi yardım kuruluş ve iş dünyası STK’ları, hemşehri dernekleri ve vakıfları, iş adamları, duyarlı vatandaşlarımız canla başla çalıştı, çalışıyor. Her biri depremzedelere dokunmak ve can yaşatmak için emek ve uğraş veriyor.

Deprem bölgesine yüzlerce mülki amir ve binlerce bakanlık ve belediyelerimizin personeli görevlendirildi.

Yollarda bölgeye gönderilen yardım ve iş makinelerini taşıyan tırlar, kamyonlar peş peşe geçiyor. Büyük bir yardımlaşma ve dayanışma örneği veriliyor.

Deprem yardımlarının bölge ihtiyaçlarına göre ve en hızlı-doğru şekilde dağıtılması için AFAD üzerinden gönderilmesi büyük önem taşıyor.

İklim ve doğa şartlarının olumsuz etkileri yanında, yolların ve köprülerin ulaşımı olumsuz etkilemesi de dikkate alındığında verilen mücadele ve emek daha iyi anlaşılır.

Hem depremzede hem de yardım ekiplerinin her şeyden önce morale motivasyona ihtiyacı var.

Bırakın depremde aktif çalışmayı, deprem bölgesine 1 saatlik fotoroman gezinti dışında uğramamış bir kısım siyasilerin saçma sapan yorumları ve eleştirileri bizleri çok üzüyor. Deprem bölgesinde bir can’a dokunmamış, enkazdan bir tuğla kaldırmamış, bir yüreğe dokunmamış, topluma bir kuruşluk faydası olmamış kişilerin bu kadar yapılan faaliyeti, mücadeleyi, çalışmayı görmezden gelerek haksız eleştirileri elbette sahada karşılığı yok. İstanbul’dan sırf TV’de veya videolarla eleştirmesi için götürenleri unutmayacağız. Bölgede yaşayanlardan ziyade işi gücü eleştirmek olanlara en doğru cevabı halkımız bu provokatörlerin ekranında veriyor.

Yolların açık tutulması, telefon hatlarının gereksiz yere kullanılmaması, gece gündüz enkazlarda çalışan ekiplere ve operatörlere yardımcı olmaları gerekiyor.

Bölgede şu an en acil ihtiyaçlar çadır, konteyner, seyyar WC ve Banyo, hijyen ürünleri, iç çamaşırıdır. Ayni, nakdi yardımlar koordinasyon açısından AFAD üzerinden gönderilmesi çok faydalı olacaktır.

Akraba ve yakın arkadaşlarımdan hayatını kaybedenler, ailesini kaybedenler var.

Gün birlik ve beraberlik günüdür.

YORUM EKLE