Batı medyası Afganistan’daki göstermelik seçimler ile meşguldür.
Afganistan’da 32 milyon insan yaşar. Halkın çoğunluğu, fakirlik içinde yaşasa da, eroin trafiği hızlı işler. Özbekler ve Tacikler Peş tunların ekip biçtiği haşhaşın ticaretini yaparlar. Bu savaş lortları/ağaları Amerika’nın kuklası Hamid Karzai’yi desteklerler.
Birleşmiş Milletler Afganistan’daki haşhaş ekim alanlarını %20 azalttı. Haşhaş hasat-ı 7,700 ton ile rekor kırdı.
Diyeceksiniz ki, işgal altında seçim mi olur? Amerika’nın işgal ettiği her yerde bu tip meşru olmayan her şey olur.
Afgan haşhaş lortları ve Batının gizli servislerinin bu yılkı geliri 3 milyar dolar kadar olmuş. Afganistan’dan elde edilen eroin Kolombiya, Peru ve Bolivya’nın toplamından daha fazla imiş.(Kaynak Pravda)
Batı destekli kuklalar döneminde Taliban daha da güçlenmiştir. Batı medyası göstermese de, Taliban her geçen gün güçleniyor ve kontrol ettiği alanları genişletiyor.
Ghanzi, Nuristan ve Wardak bölgelerini artık Taliban kontrol ediyor.
Batının kuklası Karzai kesinlikle ölüme mahkûmdur. Çünkü şimdiye kadar Batının kuklası olan tüm kuklalar ecelleri ile ölmemişlerdir.
Yani şimdi, Afganistan’da meşruiyet ve demokrasi var mı diyeceğiz? Göstermelik bir seçime gidiliyor. Sonra Amerikan propaganda makineleri işliyor. Seçim meşrulaştırılıyor. Amerika işgal ettiği ülkeyi, uluslar arası kurallarla, kendine bağlamış oluyor. Irak’ın işgalinden öğrendiklerimiz bunlardır.
Amerika’nın Afganistan’da öldürdükleri için demokrasi nerde derseniz, Batı onları temizlenecek çöplük olarak görüyor. Batının, insan yaşamına duyduğu saygı budur.
Bizdeki Batıcılar da, Batı ne yapıyorsa doğrudur, diye bakar. Bir ülke 30 yıldır saldırı altında olursa, o ülkede medeniyet olur mu?
Şimdiden söylemeliyim. Karzai seçimi kazanır.
Bizim medya da, ballandıra ballandıra Karzai seçimi kazanırsa düşmanı ile masaya oturacak diye manşet atar. Aklında Kürt Açılımı var ya… Zaten aklında hiç çıkmıyor ya..
Batının oradaki derdi, ne demokrasi, ne kadın hakları, ne de eğitimdir. Derdi Hazar Havzasındaki hidrokarbon kaynaklarıdır. Tıpkı Irak’ta olduğu gibi.