Ahiret ADL sıfatının gereğidir…Nükleer silah kullananla tabanca kullanan bir mi…ama dünya cezası eşit…bir insan öldüreni de yüz bin insanı öldüreni öldürmekle cezalandırırız… bu ise adl sıfatına uymuyor…Adil olmamız için o adamı yüz bin kere diriltip öldürmemiz şart…

Ödül de de adil olmamız çok şartlarda mümkün değil… cephanelik patlatılmasın diye şehit olana da bir mermi ziyan olmasın diye şehit olana farklı ödül vermemiz gerektiği halde…İkisine de hiç ödül veremiyoruz…şehidi diriltip ödüllendirmemiz mümkün değil…ama Allah diriltecek ve ödüllendirecek…

Ahiretin isbatı mümkün değil ama izahı mümkün…

Hakim sıfatı da ahiretin olmasını elzem kılıyor…bu dünya kendine gelene farklı davranıyor…suçu ne fakir ailede doğan çocuğun  üstünlüğü ne mirasa boğulan bebeğin…İman ederse Allah ahirette yüzünü güldürecek fakir ailede doğan çocuğun…

Evet ahirete peygamber haber verdiği için şeksiz şüphesiz inandık ama müşrik olmayan ekmel olan mantık da ahiret var diye haykırıyor…

Ekmel ilim de ahiretin olmasını elzem kılıyor…Yokken var olduk…ölünce de dirileceğiz…buna inanmazsak eksik kalıyor ilmimiz…ve bozulmamış fıtratımız ahiret var diye haykırıyor…ahiretin inkarı vicdanları bozuyor çünkü…yani ahireti inkar vicdanını bozarsan ancak mümkün…

Evet..esma ahirete iman et diye haykırıyor…çünkü esmaya hadimlik ancak ahirete iman edenlerin işi…esmaya düşman olan ahireti kolayca inkar ediyorsa esma ilmine sahib insan ona düşman oluyor…demek ki esmaya hadim olmamak gibi bozukluğu seçtirircidir bu inkar…yani Ahirete iman ekmelleştirici…ekmelleşmeyi seçen bu inkara düşmanlığa mecburdur…

Allahı ve Allahı unutanların nice şerli olduğunu Kur’an beyan etmiş…ekmel ilim ekmel tefsir Ahirete inan diye haykırıyor değilse uyarıyor şerli olursun diye…şerli ve zalim olmamak ancak Allahı ve ahireti unutmamakla mümkün…zalimliği seçmeyeceksen ahiret var de ve hayırda yarış…değilse hayırda yarışmazsın…yarışşan da keyfine göre yarışırsın sorumluluk duymazsın yani hayırda yarışmak için…İnsanlıktan uzak insanlar ahireti inkarla rahatlar…ama insanca yaşamayı seven insan ise…ister ki ahiret olsun yaptığı hayırların ödülünü alsın…çiftçi yetiştirdiği meyve ağaçlarının meyvesini toplamaktan haz alır…haz yaşamak ister hayırda yarışan her insan ise…

Evet…Âhiret gün, bu dünyanın ömrü tükendikten sonra yeniden başlayacak ve sonsuza kadar devam edecek olan zamandır. Bu zamanın başlangıcı, kıyamet dediğimiz dünya hayatının sonudur….

Bu dünyada senden sömürüleni çalsan müşrik mahkeme seni cezalandırır ama hakikatte ve secdeli mantığa göre….Hırsızlık bazı şartlarda hırsızlık bazı şartlarda ehven-i şer bazı şartlarda kısastır…Adl sıfatı her şeyi farklı tut der.Faiz de yeşil faiz kızıl faiz diye neden ikiye ayrılmasın…cizye vermekle yükümlü olan bir müşrikten faiz al…der hakikat…

Evet…Müşrike Vehhab kapısı kapalı latif kapısı da ama adl sıfatı açık…Kahhar sıfatı müşriklere…bir çok esmaya müşrik de hadim…değilse varlık bile olamazlardı…cizye hakkikate ters değil…

Evet…Mekke muhasarası günümde de var…dün ve bu gün müslümanları fakirliğe mahkum edenler  İslamı suçluyor…oysa…İslam geri bırakır mı bırakır.müşrik var dünyada.Mekkeli müşrikler muhasaraya aldı mü’minleri.günümde müşrik dünya bedel ödetiyor işte…ve fakirlik kader oldu bize…

Müşrikten cizye al der hakikat çünkü…Deccal öldürülünce rızıklar bollaşacak….yani kıtlık bozguncuların makam sahibi olduğunda artar..bozguncular sebebiyle ceza gelir Allahtan insanlığa…helak oldu bazı kavimler…der Kur’an…

Ahiretin isbatı mümkün değil ama izahı mümkün…ve inkarın izahı da yok…

Evet…âhirete înan…her şey gibi dünyanın da ömrünün biteceğine, sonra bir başka şekle gireceğine, insanların tekrar dirilip kabirlerinden kalkacağına, dünyada yaptıklarından dolayı hesaba çekileceklerine, amel defterlerinin ellerine verileceğine, sırat köprüsünden geçileceğine, iyilerin cennete, kötülerin cehenneme gireceğine inan…

Evet…Âhiret gününe ve bu günde olacak hâdiselere inanmanın, îman esasları içinde hususî ve mühim bir yeri var. Kur’an-ı Kerîm’de îman esasları çok defa “Allah’a ve âhiret gününe îman” olarak özetlenir.

Allah’ın kudret ve irâdesi ile yaratılan insan, bu dünyada az veya çok yaşadıktan sonra ölecek, bedeni çürüyerek toprak olacaktır. Fakat insanın cevherini, hakikî varlığını ve üstün cihetini teşkîl eden ruh, maddî olmadığı için yaşamaya devam edecektir….de…ve aldırma cahillere…canını ver imanını asla…

Evet…Fayda bu imanda de…ve Yüce Allah’a ve ebediyet ülkesi ahirete îman, insanların ümidlerini yenilemek, acılarını hafifletmek ve karşılaştığı zorlukları yenmekte en büyük yardımcıdır….de Çünkü böyle bir îmana sâhip olan bir kimse, bütün musibetlere sabırla karşılık verir, başına gelen felâketler karşısında ümidsizliğe düşmeden, o engelleri aşmaya şevkle ve ümidle çalışır…aldırma cahillere…canını ver imanını asla…Kör olma…Kalbin göz kör etmezsen…aklın göz…aklını kullanmayanlara uyma…Kargayı kılavuz seçme yani…

Evet… .aklını kullanmayanlara uyma…Kargayı kılavuz seçme yani… Âhirete îman, insanı iki güzel vasfa sâhip kılar:

1. Bollukta, verdiği nimetler için Allah’a şükretmek,

2. Darlıkta ise, hâline sabretmek ve Rabbine isyân etmemek…

Evet….aklını kullanmayanlara uyma…Kargayı kılavuz seçme yani…çünkü Allah’a ve âhirete îman, insanı daima iyilik ve hayır işlemeye, şerden ve kötülüklerden kaçınmaya, ahlâk ve fazilet ile zinetlenmeye, Allah’tan korkarak her işinde O’nun koyduğu İlâhî ölçülere uymaya da sevkeder…

Ve îman sâhibi, hiçbir işinde doğruluktan ayrılmaz. Her şey’i zamanında ve eksiksiz yapar. Nefsine, ailesine, çevresine, vatan ve milletine, hattâ insanlığa karşı dürüst hareket eder. Onlara samimî olarak sevgi ve şefkat göstermeyi, faydalı olmayı, hizmet edebilmeyi kendine hayat düsturu bilir.

evet…Ahiretin isbatı mümkün değil ama izahı mümkün…ve inkarın izahı da yok…